
Makine mühendisleri ve bina otomasyonu profesyonellerinin, güvenlerini ve itibarlarını yapay zeka destekli sistemlere yüklemeden önce bilmeleri gerekenler.
"Yapay zeka" (AI), yapı sektöründe zirve moda kelimesi statüsüne ulaştı. Vaatler, daha hızlı tasarım yinelemelerinden ve enerji optimizasyonundan tamamen otonom bina operasyonlarına kadar uzanıyor. Ancak bu abartının ne kadarı gerçekliğe dayanıyor?
Peki makine mühendisleri ve bina otomasyonu profesyonellerinin, güvenlerini ve itibarlarını yapay zeka destekli sistemlere yatırmadan önce neleri bilmeleri gerekiyor?
Tüm "Yapay Zeka"lar Aynı Değildir
Öncelikle, "AI" olarak etiketlenen tüm araçların eşit yaratılmadığını açıklığa kavuşturmakta fayda var. Genellikle yapay zeka olarak pazarlanan şey, aslında gelişmiş analizler, kural tabanlı otomasyon veya makine öğrenimi (ML) olabilir. Bu ayrımlar, özellikle öngörülebilirliğin, şeffaflığın ve izlenebilirliğin önemli olduğu HVAC ve bina sistemleri gibi güvenlik açısından kritik ortamlarda önemlidir.
Mevcut uygulamaların çoğunda, inşa edilmiş çevrede gördüğümüz şey makine öğrenimidir: desenleri belirlemek veya sonuçları tahmin etmek için büyük veri kümeleri üzerinde eğitilmiş algoritmalar. Örneğin, bir ML modeli, geçmiş doluluk ve hava durumu verilerine dayanarak bir binanın ısıtma yükünü tahmin etmeyi öğrenebilir.
Mevcut AI sistemleri genellikle belirli amaçlar için tasarlanmıştır (görüntü tanıma, dil çevirisi, vb.) ve genellikle insanların sahip olduğu anlayış ve uyum yeteneğinden yoksundur. Başka bir deyişle, karmaşık akıl yürütme henüz mevcut AI sistemlerinin üstlenebileceği bir şey değildir.
Gerçek yapay zeka - otonom olarak adapte olan ve insan denetimi olmadan karmaşık kararlar alan sistemler - hala teorik bir kavramdır. Bazı tahminciler bu 'yapay genel zekanın' (AGI) beş ila 10 yıl içinde mümkün olacağına inanırken, diğerleri bunun bir ila dört yıl gibi bir sürede mümkün olacağına inanıyor. Ancak henüz burada değil.
Devamını dergide okuyabilirsiniz