İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal
Geçmişten gelen güçlü ve köklü birlikteliğimizin gelecekte de devam edeceği inancı ile yolumuza devam ediyoruz. Sektörümüz canlı ve sürdürülebilir bir karaktere sahip, bu nedenle yelkenlerimizi uzak pazarlara açarak hedeflerimizi belirledik.
“ 2018’de 5 Milyar Dolar İhracat”
Sektörümüz 2017 yılında gerek iç Pazar gerekse yurt dışı pazarlarda büyüme ivmesini devam ettirdi. 2017 yılında ihracatta yüzde 12’lik bir artış sağlayarak yaklaşık 4 milyar dolara ulaştık. Bu rakam İSİB’in kuruluşundan beri sektörümüzün elde ettiği en yüksek ihracat rakamı oldu. İhracatçımızın yüzü güldü diyebiliriz. Beklentimiz, yükseliş trendinin süreceğidir. 2018’in ilk 3 ayında ihracatımız 1,1 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Geçtiğimiz yılın aynı döneme göre yüzde 28’lik bir artış sağlandık. 2018 yılını ise 5 Milyar dolar ihracat ve yüzde 20-25’lik bir büyüme ile kapatmayı hedefliyoruz.
İhracatçılarımız aktif bir dönem yaşadı. Aynı heyecanla yola devam edeceğiz. İSİB’in kuruluşu ile birlikte sektör firmalarının ortak hareket etme kültürü gelişti. Özellikle yurt dışında değişik lokasyonlarda aktivitelerde bulunmaya, yeni coğrafyalara gitmeye başladık. Geçtiğimiz 4-5 yıllık süreçte ektiklerimizi yeni yeni biçmeye başladık. Uluslar arası arenada ülke imajına yönelik çalışmalar yaptık, sektörümüzün gücünü lanse etmeye başladık. Yeni yeni yatırımlar Türkiye’ ye gelmeye başladı, firmalarımız yeni coğrafyalara açılmaya başladı. Üreticilerimiz katma değeri yüksek ürünler üretmeye başlıyor. Bu sayede de sektörün ihracat rakamları artıyor. Isıtma alanında uluslararası firmaların Türkiye’deki yatırımları artmaya başladı. Büyük oyuncular ülkemizde üretim yapıyor. Klima tarafında da uluslar arası firmalar gelmeye başlayınca ihracatımızda da önemli gelişmeler olmaya başladı. Bilinilirliğimiz arttı. İSİB’in 965 üyesi var şu aşamada. Yola çıktığımızda 250-300 arası üyemiz vardı. 2012 yılından bugüne güzel bir ivme yakaladık. İSİB in aktivitelerini gören firmalar burada bulunmayı arzuladılar. Onların da ufukları gelişiyor, sektörü ne kadar çok tek çatı altında toparlayarak hem gücümüze güç katıyor hem de güzel bir sinerji oluşturuyoruz. Sektörün büyük çoğunluğunu İSİB çatısı altında toplandı.
“Uzak Pazarlara Açılıyoruz”
İSİB olarak uluslararası fuarlara önem veriyoruz. 2018’in başında Sodex fuarımızı yaptık. Mostra Convegno’ya katıldık. Şimdi önümüzde Chillventa Fuarı var. Fuarlar sektör için büyük bir öneme sahip. Pek çok ülke Türk iklimlendirme firmalarının ne denli güçlü olduğunu bilmiyordu ve aktivitelerimize vakıf değildi. İSİB ile bu durum değişti, sektör firmaları artık dünyanın her yerinde var olmaya başladı. 2018 yılındaki hedefimiz Güney Amerika ve Afrika pazarlarında etkinliğimizi artırmak. Özellikle Güney Amerika ülkeleri Şili ve Arjantin’e yönelik olarak iş heyeti organizasyonu oluşturmak için çalışıyoruz. Sektörü değişik lokasyonlara taşımayı hedefliyoruz. Uluslararası alanda uzak lokasyonlara çoğul bir güçle gittiğimiz zaman başarı şansımız da artacaktır. Neden firmalarımız oralarda olmasınlar? Her kıtada varız. Geçen ay Avustralya’da fuardaydık, orada örgütlenmeye başladık. İlk defa sektörden 6-7 firma burada fuara katıldı. 10 sene öncesine kadar sektörümüz dağınıktı, birlik ve beraberlik içinde yaşadıkça kazanımlarımız da artıyor. Afrika’da bir takım çalışmalarımız var. Değişik noktalara gitmeye çalışıyoruz. Sektörümüzde artık fuar kültürü gelişti. Büyük fuarlara 150 firmayla katılır seviyelere geldik. Bu nedenle 2018 yılında ihracatımızın iyi olacağına inanıyoruz.
“Yurtdışında Rekabet Gücümüz İç Pazardan Daha İyi”
İhracatçıların cesur olması gerektiğini düşünüyorum. Büyümenin anahtarının ihracat olduğunu söyleyebilirim. Bir çok noktada dünyadaki gelişmeleri iyi takip etmeleri lazım. Biz sektör olarak bunu başardık. Bir kere büyümenin yolu ihracattan geçiyor. Firmaların dış ticaret departmanlarını geliştirmeleri, alacakları maddi riskleri dış ticarete yönelik yapmaları gerekiyor. Yurtdışında rekabet gücümüz iç pazardan daha iyi. Orada marjlar biraz daha iyi. İnşaat sektörü ülkemizde her ne kadar lokomotif bir sektör olsa da bu süreç belki maksimum 7-8 yıl daha sürer. Avrupa’ya da baktığımızda yeni yatırım olarak inşaat sektöründe projeler göremiyoruz. Onlar daha çok rehabilitasyon veya yenilenme olarak sektörlerini büyütüyor. Ne yatırım yapılırsa yapılsın, iç pazar düşünülerek yapılacak olan yatırımlar küçük ve orta ölçekli yatırımlar olarak kalır. Bu nedenle ihracata yönelmek gerek. Tüm dünyaya hizmet verecek şekilde planlamalar yapmalıyız ki hem sektörlerimiz hem de firmalarımız büyüsün. Tüm coğrafyalarda ürünler, ihtiyaçlar değişiklik arz eder. Planlamalar bu yönde olmalı ki başarılı olalım. Bizim sektörümüzün önü açık. Her zaman gelişime açık, katma değerimiz yüksek. Türkiye’de ortalama kilogram başı ihracatımız 4.2 dolar. İlerleyen günlerde katma değeri yüksek ürünler üreterek bunu 5 dolar bandına yükseltmemiz gerek. Ülke olarak ise bu rakam 1.36 dolar. Ülke ortalamasının üzerindeyiz ve sektöreler sıralamasında 4. Sıradayız.
“Seçim Ortamına Rağmen Büyümemiz Devam Eder”
Yurt içinde yaşanan seçim ortamı ve dövizde yaşanan yükselişler her ne kadar sanayicimizin kimyasını bozsa da sektörümüzün ihracatındaki yükselişinin devam edeceğin söyleyebilirim. İhracat kadar iç piyasada faaliyet gösteren firmalarımız da bizim için önemli. Çünkü dövizdeki yükseliş sonucunda olumlu gibi görünen etkiler olumsuz sonuçlara da yol açabilir. Sektörümüze yabancı sermayenin her zaman ilgisi olmuştur. Bu bizim açımızdan sevindirici bir durum. Her ne kadar bir takım dengelerden dolayı durağanlık söz konusu olsa da uluslar arası büyük yatırımcıların planlarında her zaman Türkiye var. Burası önemli ve vazgeçilmez bir pazardır. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte yeni yatırımlar bekliyoruz. Hükümetin de bu konuda bir takım teşvikleri var. Öte yandan kamu ihalelerinde yerli ürün kullanımının yolu açılırsa sektörümüzün de ivmelenmesi artacak. İçerdeki üretici firmalar olarak iç pazarda ne kadar güçlü olursak yurt dışında da o derece güçlü oluruz ve rekabet gücümüz artar. Ticaretin şekli artık değişiyor. Günümüz rekabet şartlarında üretim adetleri, volümler önemli. Büyük firmalar sürekli uluslararası alanda firma satın alarak büyümeye odaklanmış. Rakiplerimiz artık her coğrafyada dünya devi olmaya başlıyor. Güçleniyorlar. Sıkıntılarımızdan biri de bu.
“Yan Sanayimiz Zayıf”
İklimlendirme sektörü geniş bir çatıdır. Sektörümüzün kompanent ve tedarik zincirinde sıkıntıları var. Bu konuda yaşanan gelişmeler yetersiz kalıyor. Gelişme kat edilmeye başlandı ama alacağımız daha mesafeler var. Pek çok kompanenti ithal eder durumdayız. Isıtma sektöründeki kompanent tedarik zinciri iyi ancak soğutma tarafında yan sanayimizi geliştirmemiz lazım. Katma değeri yüksek ürün üretimi noktasında yeni aktiviteler olmalı ki yan sanayimiz gelişsin. Sektörümüz, eğitimli iş gücü yönünden de kendini geliştirdi. Üniversitelerimizde sektörümüz için kalifiye eleman yetişiyor. Başarılı öğrencilerimizi burslarla destekliyoruz. Onları uluslararası fuarlara götürüyoruz, sektörümüzü öğrenciyken tanımalarını sağlıyoruz. Gelişen büyüyen bir sektörüz ve gençlerimiz de bizi tercih ediyor açıkçası.