E.C.A.
WAVIN

Panasonic, Türkiye’de Klima Sistemleriyle Büyümek İstiyor

Panasonic, Türkiye’de Klima Sistemleriyle Büyümek İstiyor

7 Haziran 2011 | TEKNİK MAKALE
185. Sayı (MAYIS 2011)
1.178 kez okundu

Panasonic, Türkiye’de Klima Sistemleriyle Büyümek İstiyorTüketici elektroniğinin çoğunda hedeflediğimiz çift haneli pazar paylarını gerçekleştirdik. Türkiye’de 143 yetkili servisimiz var. Bunlar vasıtasıyla ürünümüzü kullanan 5 binden fazla kişiyle görüştük. Bunların yüzde 99’u hem ürünlerden, hem de aldıkları hizmetlerden memnun olduklarını ifade ettiler. 
 
Türkiye’de, geçen ayın sonunda biten 2010 mali yılında ilk yıl hedeflerimize ulaştık. Yeni mali yılda hedefimiz geçen yıla göre yüzde 40’lık büyüme ve iki haneli pazar payımızı sürdürmek. Bunun için portföyümüzdeki ürünleri çeşitlendireceğiz ve çevreciliğe önem vereceğiz.
 
Türkiye, bizim için çok stratejik ve ciddi bir pazar. Türkiye’de klima sistemleriyle büyümek istiyoruz. Akıllı ve çevre dostu klimalarımızın sağladıkları tasarruf ve yüksek performansla Türkiye pazarında fark yaratacağımıza inanıyoruz. Panasonic olarak enerji verimliliği olan ısıtma teknolojilerinde iddialıyız. Mesela; gaz tabanlı kazanlar, kombiler bizim işimiz değil ve girmeyeceğimiz bir alan. 
 
“Enerji tasarruflu ürünlerimizle Türkiye pazarında yerimizi aldık”
Türkiye pazarında yer alacak ürünlerimiz arasında sensörleri sayesinde odadaki insan varlığını ve hareket seviyesini algılayıp sıcaklığı ona göre ayarlayan ve bu şekilde yüzde 30’a kadar tasarruf sağlayan Etherea, ofisler ve büyük binalar için VRF Eco i serisi değişken debili soğutma sistemleri, doğalgaz ve LPG ile çalışan M serisi gazlı ısı pompaları ve Aquarea havadan suya ısı pompaları yer alacak. Biraz da kendi ürünlerimizde sağladığımız verimlilikten bahsetmek istiyorum. Havadan suya ısı pompamız Aquarea ile bir doğalgazlı kazanı karşılaştırırsak ürünümüzün yüzde 80’e kadar daha verimli olduğunu görürüz. Yani COP, verimlilik oranımız yüzde 4,74. Bu oran şu anda piyasada bulacağınız en büyük verimlilik oranıdır. En önemli konu da; zor koşullarda bu verimliliğin muhafaza edilmesidir. Bu alanda da çok iyiyiz. Zor koşullarda da verimlilik devam ediyor, hatta koşullar ne kadar zorsa, rakiplere göre bizim verimliliğimiz o kadar daha iyidir. 
 
Düşük sıcaklıklı, en çevreci ürünlerde su sıcaklığında 55 ºC kadar çıkabiliyorsunuz. Evinizde kullanılan 65 ºC yüksek su sıcaklığında çalışan eski kazanınızı çıkartmak ve yerine yüksek verimli bir ürün kullanmak istiyorsunuz. Su sıcaklığını -15 derecede elde etmek ve belli bir düzeyde tutmak için böyle bir sistem kurduk. Şu anda kompresör için bir teknoloji var. O döngü içinde, operasyon yapılacak yüzeyin de büyük olması gerekiyor ki bu operasyon çok daha verimli bir şekilde hayata geçsin. Buna ikisinin bir  kombinasyonu da diyebiliriz.
 
Üç ürün kategorimiz var. -15 derecede bile yüzde 100’lük bir kapasiteye sahip, değişmez. Diğerleri de yüksek sıcaklık ve düşük sıcaklık veren normal ürünler. Su sıcaklığı değişmeyecek. Yani dışarısı -15 derece olsa bile 55 ºC’lik ya da 65 ºC’lik suyu verebiliyoruz. Ama sıcaklığın muhafaza edilmesi için verimlilik COP değişecektir. Kesin rakamları vermek gerekirse; -15 derecede 55 ºC’lik su sıcaklığı için 2,8’lik bir COP. Yüksek sıcaklık olan ürünler, -15 derecede de kapasiteyi biraz düşürüyor ama diğer taraftan 65 ºC derecede su sıcaklığını muhafaza ediyor. Yani burada üç konuyu yerine getirmemiz lazım. Birincisi yeni enstelasyonlar, düşük sıcaklıklı su için ya da yüksek sıcaklıklı su istendiğinde ve de çok zor koşullarda kapasiteyi muhafaza edebilmek, yani sıcaklık ne olursa olsun kapasitenin belli düzeyde muhafaza edildiği ürünler. 
 
“Şu aşamada hedefimiz; müstakil evler, daireler değil!”
Bu anlattığımız sistemin merkezi ısıtma ya da kombilerin yerine geçmesi zaman alır. Bu tarz ürünler şu aşamada küçük bir apartman için en uygun ürün değil. Belki müstakil bir ev için uygun olabilir. Tabii daha ufak kapasitelerde de bu ürünün geliştirilmesi, belki de boyutların küçültülmesi gerekir. Böylece apartman dairelerine uyabilecektir. Ama şu aşamada bizim hedefimiz müstakil evler, daireler değil. Aslında bu sistemlerde sadece ısıtmayı seçebilirsiniz ya da hem ısıtmayı hem soğutmayı bir arada kullanabilirsiniz.
 
Bir yazılım programımız var ve o ülkenin koşullarını buraya girdiğimizde çok detaylı bir analiz çıkartabiliyoruz. Kazanın maliyetiyle bu tür bir ürünün maliyeti nedir? Ne kadar para tasarruf edebilirsiniz? İşte tüm bunlara ulaşılabiliyor ve bu sistem sadece Panasonic’de var. Tabii bunu farklı şekillerde yapmaya çalışan firmalar oldu, ama biz hep yüksek teknolojiyi makul fiyatlı ürünlere uygulamaya çalışıyoruz. Ürünlerimiz hem makul fiyatlı, hem de odada kaç kişi olduğunu bile tespit edebilecek teknolojiye sahip. 
 
“Yazılımla yüzde 50’ye varan oranlarda tasarruf sağlanabiliyor”
Bazı firmalar geçmişte bunu denediler ama bu daha çok satış tuzağı gibi kullanıldı. Ama bizim hedefimiz enerjiden tasarruf etmek olduğu için bu teknolojileri kullanıyoruz. Bizim için önemli olan yazılımdır. Aynı özellikteki sensörü bir ürüne koyabilirsiniz fakat arkasındaki beslemeyi yapan yazılımdır. Bu sistemle yüzde 50’ye kadar tasarruf edebilirsiniz. Bu verimlilik kıyaslaması aslında inverter klimalarla yapılan kıyaslama. Inverter olmayan on-off klima ile kıyaslarsanız bu oranlar çok daha fazla olacaktır. 
 
İlk yıl inverter segmentinde yüzde 20’ye ulaşmak, gelecek 5 yıl içinde de bir numara olmak istiyoruz. Diğer Avrupa ülkelerine baktığımızda örneğin İspanya’da yüzde 15’le, İtalya’da yüzde 14’le pazar lideriyiz. Yani Türkiye’de pazar payının kabaca yüzde 15’ine sahip olmamız gerekiyor ki bir numaraya çıkalım. Bahsettiğimiz üst gam ürünler. Biliyorsunuz Türkiye’de lokal markalar çok güçlü. Dolayısıyla üst tüketici grubuna yönelik, bu tür enerji tasarrufunu normal klimadan daha fazla yapan ürün gamları arasında yer almayı ve ayrışmayı planlıyoruz. Şu andaki pazarın yüzde 70-75’i lokal üretimlerle meşgul. 
 
“Pazara sürdüğümüz ilk ürünlerden çok iyi sonuçlar aldık”Panasonic, Türkiye’de Klima Sistemleriyle Büyümek İstiyor
Şu anda Türkiye çapında beş dağıtıcı ile çalışmaya başladık. İstanbul’da RES Enerji Sistemleri ve 5A Yapı ve Danışmanlık A.Ş; İzmir’de Saruhan Isıtma –Soğutma Sistemleri San. Tic. Ltd. Şti; Antalya ve Ankara’da Sakura Klima ısıtma Soğutma Sistemleri Ltd. Şti.; Adana’da Gipa Dayanıklı Tüketim Mamulleri Tic. A.Ş. ana dağıtıcılarımız. Aynı zamanda bize doğrudan bağlı olan birkaç tane daha var. Bunlarla beraber şu an için bile 150-200 noktaya ulaşabiliyoruz. Geçen ay pazara ilk sürdüğümüz ürünler çok geniş bir ağda yayıldı, tüketicilerden çok hızlı sonuç aldık. Birinci günde montajları yapıldı. Profesyonel kanala gelince ürünlerimiz, mesela VRF tip, yarı ticari serilerimiz profesyonel kanal için verimlilik gibi çok avantajlı özelliklere sahip. Dolayısıyla dağıtıcılarımızı aynı zamanda profesyonel kanalda kontakt olan firmalardan seçtik. Bunların hepsi stratejik ortaklar. 30 yıldır Türkiye pazarında varız. Hala çalıştığımız ortaklarımız var. Dağıtıcılarımız Panasonic ürünlerinin satışında çok büyük ilerlemeler kaydettiler. 
 
Geçtiğimiz yıl bu pazara girmeye karar verdik, çünkü teknoloji çok hızlı değişiyor. Pazar da bu çerçevede çok hızlı değişmek durumunda. O yüzden tek başımıza buraya gelip faaliyet göstermemiz gerektiğini, çok daha hızlı bir şekilde bu değişimlere ayak uydurabileceğimizi gördük. Panasonic, gelişmekte olan piyasalara da yatırım yapıyor. Türkiye de gelişmekte olan önemli pazarlardan biri. Hem teknoloji, hem pazar özelliği, hem de kendi işimizle ilgili durumları bir araya getirdiğimizde bu kararı aldık. 
 
“Pazara doğru zamanda girdiğimizi gördük”
Ürünün özelliklerine baktığımızda; inverter ve enerji verimliliğinin Türkiye’de daha çok yeni konular olduğunu ve yeni büyümeye başladığını görüyoruz. Geçen sene toplam pazar içinde inverter pazarının yüzde 10 civarında iken, bu sene yüzde 12-13 olduğunu görüyoruz. Bu çok hızlı bir büyüme. Dolayısıyla stratejik olarak önemli ve doğru bir zamanda pazara girdiğimize inanıyoruz. Avrupa’da 35 yıldır klima sistemlerimiz satılıyor. Uzun zaman önce, ben çocukken İspanya’da insanlar “Klimanız var mı” demezdi, “Panasonic’iniz var mı” derdi. Ne yazık ki Türkiye’de henüz böyle bir farkındalık yok. Şaka bir yana 30 yılı aşkın süredir ürünlerimiz Avrupa’da satılıyor. Tabii büyük değişiklikler oldu. Eskiden her ülke kendi içinde değerlendiriliyordu. Şimdi çok güzel bir kombinasyon var. Avrupa’yı genel olarak bir merkezden kontrol ettiğimiz için bütün ülkelere aynı şekilde odaklanabiliyoruz. 
 
“Türkiye’de üretim yakın gelecekte neden olmasın”
Malezya’da, Çin’de, Japonya’da, Tayvan’da üretimimiz var fakat Avrupa’da yok. Türkiye’de üretim düşünüyor musunuz diye soruyorlar. Şu aşamada öyle bir planımız yok. Ama yakın gelecekte neden olmasın. Panasonic olarak yerli şirketlerle ortaklık halinde çalışıyoruz. Ama gelecekte ne olur şu anda bir şey söyleyemem. Panasonic çok açık fikirli bir firmadır.
 
“Asıl teknolojilerimiz Japonya’da”
Kompresörler için asıl fabrikamız Çin’dedir. Ama Ar-Ge çalışmaları sonucunda Malezya’da ve Japonya’da da yatırımlarımız oldu. Örneğin ısıtma ürünlerimiz Malezya’da üretiliyor. Farklı üretim merkezlerimiz var, bu nedenle eşit bir dağılım olduğunu söyleyebiliriz. Ürün gelişimi haricinde Ar-Ge şu anda Japonya’da yapılıyor. Yani asıl teknolojiler Japonya’dadır. Konumlandırma yaptığımızda diğer markalar yine Japon markalarıdır. Fakat Japon markaları içerisinde çok avantajlı fiyatlar yarattık. Dolayısıyla Japonların segmentindeyiz ama hem standart inverter’larımızda hem de on-off fiyatlarımızda avantajlıyız. 
 
“2012 Şubat ayı itibariyle gazlı VRF sistemlerimiz piyasada yer bulacak”
Çok daha yüksek enerji verimliliği olan bir pazara gidişat konusunda bizi desteklemenizi istiyoruz. Yani hem tüketicileri hem de hükümeti bu konuda ikna edip, enerji verimliliği olan ürünleri seçmelerini sağlamanızı istiyoruz. Ama sadece Panasonic olarak değil insanlık için, toplum için bu desteği yapmanız gerekiyor. Bizim endüstriyel gazlı uygulamalarımız da olacak. Çünkü çoğu durumda elektrik güvenilir bir kaynak olamayabiliyor. O yüzden eski gaz enstelasyonlarından yeni gaz enstelasyonlarına geçmenin enerji verimliliği açısından da çok önemli olduğunu düşünüyoruz. 2012 Şubat ayı itibariyle gazlı VRF sistemlerini piyasaya sokacağız. 
 
8 HP’den 6 HP’ye kadar giden farklı sistemlerimiz var. Onların 20 HP’sinde en yüksek verimliliği, 27 HP’si içinde 22 HP’sinde ikinci en yüksek verimliliği alıyoruz. 8 HP’den 48 HP’ye kadar ortalamasını aldığımız zaman yine en yüksek performansın bizim ürünlerimizde olduğu görülüyor. 

 

İlginizi çekebilir...

İklimlendirme Sektöründe Karbon Ayak İzinin Azaltılması: Zorunluluk mu, Fırsat mı?

İklim krizinin etkileri artık sadece haberlerde gördüğümüz manşetler değil, işimizin bizzat içinde hissettiğimiz gerçekler haline geldi. Kentlerde aşı...
3 Haziran 2025

2025 Neden Her Binada Akıllı HVAC Entegrasyonu İçin Dönüm Noktasıdır?

Enerji tasarrufundan daha sağlıklı havaya ve öngörücü bakıma kadar akıllı HVAC sistemleri artık isteğe bağlı değil; 2025 yılında bina performansı, uyu...
1 Mayıs 2025

Leed Enhanced Commissioning Çalışmaları Üzerine Kısa Bir Değerlendirme

Binaların ömrü boyunca dayanıklı, enerji verimli ve konforlu olabilmeleri için mutlaka multi disipliner biçimde olan kalite kontrolleri ile inşa edilm...
7 Nisan 2025

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & Doğalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeşilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü Kataloğu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü Kataloğu
  • Yalıtım Sektörü Kataloğu
  • Su ve Çevre Sektörü Kataloğu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.