Tesisat Dergisi 276. Sayı (Aralık 2018)

14 Tesisat / Aralık 2018 tesisat.com.tr GÜNCEL YORUM Muhittin Tekman Makina Mühendisi - MBA B2B Medya Yayın Danışmanı DİJİTALLEŞME VE SANAYİ 4.0’IN TESİSAT SEKTÖRÜ İÇİN GÜNCEL ÖNEMİ Y irmibirinci yüzyılın başından beri, özellikle son yıllarda, yaşa- nan teknolojik gelişmelerin çok büyük bir hıza ulaşmasıyla birlikte, dijital teknolojiler de bu hızla ve öngörüleme- yen şekilde gelişiyor. 8 Aralık 2017 tarihinde yayınlanan Türkiye’nin Dijital Atılım Stratejisi Rapo- ru’nda belirtildiği üzere, Türkiye’de Bil- gi-İletişim ve Telekomünikasyon (“BİT”) sektörlerinde mal ve hizmet üretiminin 2012 yılında 54,8 milyar TL olan pazar büyüklüğü, 2016 yılında 94,3 milyar TL’ye ulaşmış, 2023 yılında da 160 mil- yar dolara ulaşması hedefleniyor. Ayrıca günümüzde dijital bilgi üretiminin geçen her 2 günün sonunda, 2003 yılına kadar üretilen bilgi miktarı kadar daha üretile- bildiği bilinmektedir. 2025 yılındaki bir bilgisayarın kapasitesinin de 2013 yılın- daki bir bilgisayarın kapasitesine göre 64 misli daha büyük olacağı tahmin ediliyor. Bir başka örnek ise akıllı telefonların 5,3 milyar adede ve internet bağlantıları- nın da 1 milyara ulaştığı belirtilmekte. Dünya düzeyinde yapılmakta olan robot yatırımları 2015 yılında 587 milyon dolar iken 2018 yılında 135 milyar dolara çık- mış durumda. Bu büyük gelişmeler yakın gelecekte, belki de sadece robotlar ve Sanayi 4.0 teknolojileriyle, karanlık fab- rikalarda üretim yapılmasını sağlayacak. Bunlar gibi pek çok yeni gelişme olduğu göz önüne alınırsa, dijitalleşmeyle birlikte bilgi ve iletişim sektöründeki hızlı büyümenin de ne kadar önemli bir konu olarak gündemimizde olması gerekti- ğini fark etmemiz gerekiyor. Buna göre özellikle öncü sektörler bazında izlene- cek bir yol haritası, net, somut ve çabuk geri dönüş almayı hedefleyen öneriler çerçevesinde adımlar atılması önem arz etmektedir. Ancak Sanayi 4.0’ı uygulamakta olan sanayileşmiş ülkeler, bu üretim şekli ile maliyetlerini düşürmek ve üretim mali- yetlerinde rekabetçi olma imkanını ele geçirmek üzereler. Örneğin; 2014 tarihli BCG Global Üretim Maliyeti Endeksi uyarınca, 98 ortalama birim maliyet ile üretim yapan Türkiye’nin, ortalama birimmaliyeti 100 olan ABD’den sadece %2’lik bir üretimmaliyeti avantajına sahip olduğu görülmekte. Bu avantajın kısa zamanda kapanacağı, belki de bu yıl kapanmış olabileceği söylenebilir. O halde her sektörün kendi iç dina- miğinde dijitalleşmeyi ve otonom robot- lar, büyük veri, nesnelerin interneti, 3-D, bulut bilişim, artırılmış gerçeklik, siber güvenlik gibi baş teknolojilerin hayata geçirilmesini öncelikli olarak gündem- lerine almaları ve üzerinde düşünmeye başlamaları gerektiği sonucu ortaya çıkmakta. Günümüz evlerinde; otomasyon sistemleri ve yeni teknolojiler, yapay zekalı iklimlendirme kontrol üniteleri- nin kullanılmaya başlandığı, yakın gele- cekte de akıllı tasarım ve dijital proje uygulamalarıyla bütünleşik tasarım ve 3 boyutlu bina inşa yöntemleri kullanılarak, yerinde bütünsel bir yaklaşımla binalar üretilebileceği göz önüne alınırsa, özel- likle tesisat mühendisliğinde, mimaride ve yapılı çevrede dijitalleşmenin; Ar-Ge, otomasyon ve teknolojiye dayalı üretim çalışmalarının yakın geleceğimiz için ne kadar önemli ve öncelikli olduğu görül- mektedir. Doğaldır ki bu dijitalleşme süreci ile birlikte sektörümüzde pek çok fırsat, teh- dit ve hatta tehlikenin de oluşabileceğini bilerek geleceğimizi tasarlama olanağını elimize almamızın da zamanının gelmiş olduğunu fark etmeliyiz. Bugün içinde bulunduğumuz sektörün hangi konumda olduğunun ve yakın gelecekte nereye doğru ivmelendiğinin tam olarak bilin- mesi, buna en kısa zaman içinde uyum sağlanması ve bu bilinçle sektörümü- zün durumunu değerlendirmesi önemli avantajlar sağlayacaktır. n

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=