Tesisat Dergisi 270. Sayı (Haziran 2018)
18 Tesisat / Haziran 2018 tesisat.com.tr KONUK YAZAR Sektörümüzde artık fuar kültürü gelişti. Büyük fuarlara 150 firmayla katılır sevi- yelere geldik. Bu nedenle 2018 yılında ihracatımızın iyi olacağına inanıyoruz. “YURTDIŞINDA REKABET GÜCÜMÜZ İÇ PAZARDAN DAHA İYI” İhracatçıların cesur olması gerekti- ğini düşünüyorum. Büyümenin anah- tarının ihracat olduğunu söyleyebilirim. Bir çok noktada dünyadaki gelişmeleri iyi takip etmeleri lazım. Biz sektör olarak bunu başardık. Bir kere büyümenin yolu ihracattan geçiyor. Firmaların dış ticaret departmanlarını geliştirmeleri, alacakları maddi riskleri dış ticarete yönelik yap- maları gerekiyor. Yurtdışında rekabet gücümüz iç pazardan daha iyi. Orada marjlar biraz daha iyi. İnşaat sektörü ülkemizde her ne kadar lokomotif bir sektör olsa da bu süreç belki maksi- mum 7-8 yıl daha sürer. Avrupa’ya da baktığımızda yeni yatırım olarak inşaat sektöründe projeler göremiyoruz. Onlar daha çok rehabilitasyon veya yenilenme olarak sektörlerini büyütüyor. Ne yatırım yapılırsa yapılsın, iç pazar düşünülerek yapılacak olan yatırımlar küçük ve orta ölçekli yatırımlar olarak kalır. Bu nedenle ihracata yönelmek gerek. Tüm dünyaya hizmet verecek şekilde planlamalar yapmalıyız ki hem sektörlerimiz hem de firmalarımız büyüsün. Tüm coğraf- yalarda ürünler, ihtiyaçlar değişiklik arz eder. Planlamalar bu yönde olmalı ki başarılı olalım. Bizim sektörümüzün önü açık. Her zaman gelişime açık, katma değerimiz yüksek. Türkiye’de ortalama kilogram başı ihracatımız 4.2 dolar. İler- leyen günlerde katma değeri yüksek ürünler üreterek bunu 5 dolar bandına yükseltmemiz gerek. Ülke olarak ise bu rakam 1.36 dolar. Ülke ortalamasının üzerindeyiz ve sektörler sıralamasında 4. Sıradayız. “SEÇIM ORTAMINA RAĞMEN BÜYÜMEMIZ DEVAM EDER” Yurt içinde yaşanan seçim ortamı ve dövizde yaşanan yükselişler her ne kadar sanayicimizin kimyasını bozsa da sektörümüzün ihracatındaki yükselişinin devam edeceğin söyleyebilirim. İhracat kadar iç piyasada faaliyet gösteren fir- malarımız da bizim için önemli. Çünkü dövizdeki yükseliş sonucunda olumlu gibi görünen etkiler olumsuz sonuçlara da yol açabilir. Sektörümüze yabancı sermayenin her zaman ilgisi olmuş- tur. Bu bizim açımızdan sevindirici bir durum. Her ne kadar bir takım denge- lerden dolayı durağanlık söz konusu olsa da uluslar arası büyük yatırımcı- ların planlarında her zaman Türkiye var. Burası önemli ve vazgeçilmez bir pazardır. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte yeni yatırımlar bekliyoruz. Hükümetin de bu konuda bir takım teşvikleri var. Öte yandan kamu ihalelerinde yerli ürün kullanımının yolu açılırsa sektörümüzün de ivmelenmesi artacak. İçerdeki üre- tici firmalar olarak iç pazarda ne kadar güçlü olursak yurt dışında da o derece güçlü oluruz ve rekabet gücümüz artar. Ticaretin şekli artık değişiyor. Günümüz rekabet şartlarında üretim adetleri, volümler önemli. Büyük firmalar sürekli uluslararası alanda firma satın alarak büyümeye odaklanmış. Rakiplerimiz artık her coğrafyada dünya devi olmaya başlıyor. Güçleniyorlar. Sıkıntılarımızdan biri de bu. “YAN SANAYIMIZ ZAYIF” İklimlendirme sektörü geniş bir çatıdır. Sektörümüzün kompanent ve tedarik zincirinde sıkıntıları var. Bu konuda yaşanan gelişmeler yetersiz kalıyor. Gelişme kat edilmeye başlandı ama alacağımız daha mesafeler var. Pek çok kompanenti ithal eder durumdayız. Isıtma sektöründeki kompanent tedarik zinciri iyi ancak soğutma tarafında yan sanayimizi geliştirmemiz lazım. Katma değeri yüksek ürün üretimi noktasında yeni aktiviteler olmalı ki yan sanayimiz gelişsin. Sektörümüz, eğitimli iş gücü yönünden de kendini geliştirdi. Üniver- sitelerimizde sektörümüz için kalifiye eleman yetişiyor. Başarılı öğrencilerimizi burslarla destekliyoruz. Onları uluslara- rası fuarlara götürüyoruz, sektörümüzü öğrenciyken tanımalarını sağlıyoruz. Gelişen büyüyen bir sektörüz ve genç- lerimiz de bizi tercih ediyor açıkçası. n
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=