Tesisat Dergisi 241. Sayı (Ocak 2016)
elektrik, elektronik, yangın mühendisliğindeki gelişimler bizlere modern yapıların inşaa olana– ğını sağlamıştır. Bu gelişim içinde gayrimenkul sektörü, yatırımcılar, mimarlar ve müteahhitler bir araya gelmeye başlamış aralarında bilgi pay– laşımını sağlayan platformlar oluşturmuştur. 30 - 31 Mart 2011 tarihlerinde İstanbul Fulya Fuar ve Kongre Merkezinde bir araya gelen Arkiparc Konferans ve Panellerinde görmüş olduğumuz yatırımcı temsilcileri ve mimarların yanı sıra tesisat sektörünün ileri gelenlerinden hiçbirinin görülmemesi üzücü olmuştur. Bu gibi toplantılara TTMD, İSKAV, İZODER, DOSİDER gibi derneklerin ilgisini bekleriz. • • Tasarım Ekibinde Yer Almanın Zorunluluğu Yıllar önce mimari projeleri öneri ve avan olarak belirlenmiş bir projede, ekibin bir üyesi olarak rezervasyon alanlarını belirtir, sistemleri seçer ve bu mutabakat doğrultusunda projeyi bitirirdik. Bu kolay yöntem bugün çok değişmiş bulunmaktadır. Artık mimari koordinasyonda yeterli olmamak– ta bir projenin statik, elektrik, enerji konuları, otomasyon koşulları gündeme gelmektedir. Bu nedenle bir projenin yapımında alt yapı sorunları, belediye su, elektrik, gaz, kanalizayon bağlantıları, yalıtım koşulları gündeme gelmekte ayrıca yatı rımcıyı temsil eden yetkililer ile müşavirlik yetki– lileri arasında kendileri yeterli olsun olmasınlar sorunların çözümüne çalışılmaktadır. Bu amaçla önemli ve büyük yapılarda şantiye proje müdürlüğü ve onu temsil eden mühendis– lerin tasarım projelerine yaklaşımları; müşavir danışmanlardan çok farklı olmaktadır. Özellikle yeni ihale kanunu gereği anahtar teslimi projelere has ayrıntıların projede gösterilmesini talep ve ısrar etmektedirler. Kanımızca öneri raporu, avan ve kesin proje, uygulama ve detay projeleri gibi projeler yapılacak işleri şartnamelerle tanımlasa dahi bitmiş bir proje sayılmamalı bu projelerin şantiyede shop-drawinglerle tamamlaması amaç– lanmalıdır. Bu noktada bir çekişme, sürtüşme ve çelişki mevcuttur. Deneyimli şantiye proje müdürleri GÖRÜNÜM ' 'Proje denetiminden öte projenin üretimine önem verilmeli, mekanik tesisat proje müelliflerinin bilgi ve görevleri belirli bir anlamda sınır lanmalıdır." müşavirlik ve shop-drawing hizmetlerini bir ke– nara iterek ihtisasa dönük detayları projecilerden talep etmekte ve onları yanlış yollara yönlendir– mektedirler. Öyleki daha ruhsat proje aşamasını tamamla– mamış yapıların inşaat süreci içinde su deposu giriş- çıkış deliklerini projeciden isteyen yetki– liler görülür. İmalatçı ve ihtisas firması tarafın dan bilinen boru ankraj, mesnet, kompansatör yerleri projeciden istemektedir. Dolayısıyla so– runa tüm ilgililerin projeyi elde etmek amacıyla müşterek hizmetleri olarak değerlendirmeleri gerekir. Diğer bir deyimle proje denetiminden öte projenin üretimine önem verilmeli, mekanik tesisat proje müelliflerinin bilgi ve görevleri be– lirli bir anlamda sınırlanmalıdır. Mekanik tesisat proje müelliflerinin yangın, otomasyon, sismik önlemler, mutfak, çamaşırhane, bahçe sulama, yüzme havuzu ve benzeri konularda uzman oldukları söylenemez. Bu nedenle müellif me– kanik tesisat mühendislerinin ihtisasa yönelik proje hizmetlerini uzman firmalardan alması da yanlış sayılmalıdır. Her firmanın kendine has özel yöntemleri mevcut olup, çoğu birbirinden farklı ve genellikle sağlıklı değildir. Bu anlamda özel tesisat hizmet müelliflerinin ayrı olmasında büyük yarar bulunmaktadır. Nitekim Avrupa'nın önemli ve büyük yapılarında tesisat proje mü– ellifleri bu amaçla ayrılmaktadır. Bu yaklaşım bizleri konularda ihtisaslaşmaya yöneltmektedir. Ancak ihtisas alanlarında kimin uzman olup olmadığını anlamak çok zordur. Bunlar için sertifikalanma veya yetki belgesi verilmesi amacıyla meslek odalarının, ihtisas derneklerinin, hatta üniversitelerin sınav ile belge vermeleri yanlış uygulamalara neden olacaktır. Yatırımcı yönünden en sağlıklı olan sistem profesyonel mesleki sorumluluk sigortası olmaktadır. ■ Tesisat Dergisi Sayı 241 - Ocak2016 17
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=