Tesisat Dergisi 227. Sayı (Kasım 2014)

GÖRÜNÜM 17 Tesisat Dergisi Say× 227 - Kas×m 2014 Ülkemizde inüaat sektörünü temsil eden dernekler, bir- likler, sendika ve vak×flar, bu kuruluülardan meslek oda- lar×na, ticaret ve sanayi odalar× birliùine kadar uzanan çizgide hiçbir üekilde eügüdümlü ortak bir güce kavuü- mam×ü, özellikle inüaat sektörünü temsil eden güçlü bir oda kurulamam×üt×r.” “ únüaat Sektörü n×n temsilcisi olan bir sektörü olduùu dikkate al×nd×ù×nda, sorunlar çok iyi analiz edilip, saùl×kl× olarak deùerlendirilmelidir. “únüaat sektörü; ticari bir sektör müdür, yoksa bir hizmet sektörü müdür?” üeklinde bir deùerlendirme yap×ld×ù×nda ticaret aù×r- l×kl×, hizmet bazl× bir sektör olduùu anlaü×l×r. Dolay×s×yla sektör inüaat iülerinin üretimine dönük sanayi ve hizmet alanlar×n×n bir çok kollar×n× içine al×r. Sektör, mühendislik aù×rl×kl× görünümüne karü×n bütün meslek dallar×n× kapsar. Bu anlamda oluüanhizmet kümesinde müteahhitlik hizmetleri baüta olmak üzere imalat, uygulama, iületme, malzeme tedarik gibi iü alanlar× doùmuütur. Ayr×ca sektör yat×r×mc×dan tasar×m, eùitim, müüavir, dan×üman, kontrol, denetimhizmet- lerine; yöneticiden mimar ve mühendislere, ustalardan iüçisine kadar uzanan bir toplu- luktur. Ülkemizde, istatistiklere göre hizmette 300.000 mimar ve mühendis 50.000 müte- ahhit, binlerce imalatç× ve bayi, milyonlarca iüçi çal×ümakta, ülkenin nüfusunun alt×da biri bu sektörden ekmeùini kazanmaktad×r. Bugün inüaat sektörünü temsil eden güçlü bir örgüt veya yasal bir oda bulunmamakta, sektörde birbirinden kopuk, bölünmüü gruplar bulunmakta, bunun ötesinde gruplar birbiri ile çeliükili iliükiler içinde rekabet etmektedir. Bu nedenle ticaret ve sanayi odalar×n×n alt birimleri olarak temsil edilmesi yetersiz olmaktad×r. Diùer taraftan tüketici yönünden yap×lan genel deùerlendirmede; inüaat sektörü içindeki iü adamlar×n× ç×karc×; imalatç×lar× ka- litesiz üretici; müteahhidi malzemeden çalan uygulay×c×; mühendis ve mimarlar× niteliksiz teknik eleman; iüçi ve ustalar× ise bilgisiz amele üeklinde tan×mlanmaktad×r. Buna kar- ü×n yat×r×mc× ve tüketicilerin büyük çoùunluùu bilgi toplumu olmaktan uzak, kalite ve nitelik aramayan, üretimde ucuzluùa endeksli bir tutum sergilemektedir. Sistemde tüketiciden baülayan bir sorumluluk aranmad×ù×ndan yasalar×m×z sektörel hizmetlerde h×rs×z polis sistemine yönelikmüfettiülik üsulleri gündeme getirmekte, eskilerin slogan haline getirdikleri “üç kiüiyi asmakla düzenin saùlanacaù×” inanc× taü×nmaktad×r. Demokrasilerde örgütler, üyelerinin ortak noktalar×n× esas alan, toplumsal sorumluluk içeren ç×karlar× ve güçbirlikleri oluüturmalar× nedeniyle kurulur ve geliüir. Bu doùrultuda örgütler derneklerden birliklere, birliklerden federasyonlara, sendika ve odalara dönüüür, çoùal×r, sayg×nl×k ve güven kazan×r. Bu güçte temel ilke, ortak deùerlerdir. Ülkemizde inüaat sektörünü temsil eden dernekler, birlikler, sendika ve vak×flar, bu kuruluülardan meslek odalar×na, ticaret ve sanayi odalar× birliùine kadar uzanan çizgide hiçbir üekilde eügü- dümlü ortak bir güce kavuümam×ü, özellikle inüaat sektörünü temsil eden güçlü bir oda kurulamam×üt×r. Bu nedenle inüaat sektörünün sorunlar× toplumdan uzak, çözümleri sosyal niteliklerden farkl×d×r. Özellikle teknik sorunlar, kamu kurumlar× ve geçerli yasalar nezdinde yeterli anlamlar×n× kazanmam×ü, temel tan×m- lar× ise gerçek hedeflerinden uzaklaüm×üt×r. Demokrasi ile yönetilen toplumlarda bireylerin vazgeçilmez hakk×, örgütlenme ve örgütlere üye olma hakk×d×r. Bu uygulama ile kiüiler, sivil toplum kuruluülar×n×, anayasal kurum- lar×, oda, birlik, dernek, konfederasyon ve sendikal örgütleri oluüturmak suretiyle, kat×- l×mc× demokrasi ilkelerine uygun tarzda ülke yönetiminde seslerini duyurabilir ve yönetim üzerinde bask× unsuru olabilirler. Ancak, demokrasinin uygulamadaki üekil ve yöntemleri farkl×l×klar göstermektedir. Özellikle temsili demokrasi ile yönetilen toplumlarda oy hesab× ile yap×lan, seçimden seçime deùiüen yönetimler, kuruluülar×n×n tüzük ve kongre ka- rarlar× doùrultusunda kazand×klar× yetkiler ile toplumlar× disipline etmekte, yönlendirmekte, ülke yönetimine kadar uzanan çizgide güçleri ile zaman zaman demokrasiyi yozlaüt×rmak- ta, iübirlikçi, yandaü yaklaü×mlar× ideolojik tutumlar× ile zümre egemenliùini gündeme getirmektedir. Bu anlamda örgütler içinde meydana gelen ikilem; az×nl×klar×n çoùunluùu yönetmesine imkan tan×makta; demokratik usul ve yöntemler lafta kalmaktad×r. Bu nedenle temsili demokrasiden; kat×- l×mc× demokrasi uygulamalar×na dönmek gerekmekte, vatandaülar×n insan haklar× çerçevesinde yönetime katk×s× zorunlu hale gelmektedir. Ülkemizde, baüta anayasam×zda olmak üzere, yarg× ve icra kararlar×nda, yasa- ma organlar× yapt×r×mlar×nda, seçim kanunu, partiler yasas× ve benzeri temel yasalarda çeliükiler bulunmakta ve bu sorunlar×n çözü- mü yetkili az×nl×k taraf×ndan geciktirilmekte; engellenmektedir. Bu anlamda inüaat sektörü en üanss×z ve par- çalanm×ü sektör görünümündedir. Ülkemizin Gayri Safi Milli Geliri’nin%30-32 oran×n× tem- sil eden inüaat sektörü, 2001 y×l×nda yaüanan ekonomik krizle%6-8 oran×nda küçülmüü, ül- kenin lokomotif sektörü özelliùini kaybetmeye baülam×üt×r. únüaat sektörünün, ülkenin sanayi ve hizmet kesiminde 33 sektörü birleütiren, her sektörünün kendi içinde asgari 40 ihtisas sektörünü içeren yaklaü×k 1000 hizmet alan×- Yap×da Denetim Anayasa Mahkemesi taraf×ndan iptal edilen 03.02.2000 tarihli ve 595 say×l× Yap× Denetimi Hakk×nda Kanun Hükmündeki Kararname’nin yürürlükten kald×r×lmas× sonucu Bakanl×k taraf×ndan haz×rlanan Yap× Denetim Kanunu 29.06.2001 tarihinde TBMM taraf×ndan kabul edilerek Cumhurbaükanl×ù× onay×na sunulmuü olup, Resmi Gazetede ilan edilmesi ile yürür- lüùe girmiütir.Yasa, yeni üekli ile yürülükteki Afet Riski Alt×ndaki Alanlar×n Dönüütürülmesi Hakk×nda Kanunun Uygulama Yönetmeliùi çerçevesinde yap×larda can vemal güvenliùine yönelik denetimi öngörmekte, yap× denetimin- de teknik sorumluluùu gündeme getirmektedir.