Tesisat Dergisi 223. Sayı (Temmuz 2014)
MAKALE 117 Tesisat Dergisi Sayı 223 - Temmuz 2014 Kendi adıma, arada bir Paşabahçe’nin üretim- lerine bakarak güzellik duygumu besliyorum. Camın Mimarlıkta Yeri Bu başlık altında elbette öncelik ünlü “Kristal Palas” usa düşer. Ama biz kendi uygulamamıza bakalım. Mimarlıkta oylumların havalandırılması, aydınlatılması için pencereye gerek duyul- muştur. Pencerenin nereye, ne büyüklükte açılacağı bu gerekliğe, oylumun büyüklü- ğüne bağlıdır. Örneğin oylumun yüksekliğinin ortasına açılacak bir pencerenin yeterli hava de- ğişimini, bir başka deyişle yeterli oksijeni sağlayamayacağı deneyle saptanmıştır. ODTÜ Makina Mühendisliği Havacılık Bölümü’nün kuruluşunda bulunmuş Prof. Dr. Yalçın Göğüş, Münih Teknik Üniversi- tesindeki öğreniminden sonra, 1950’lerin sonunda uzmanlık yeterliği için bu konu üzerinde çalıştı. Hava sızdırmaz çelik bir kutunun bir yüzünün ortasında bir pencere bırakarak, oluşan hava akımını filme aldı. Sonra da bu kutunun bir yüzünün alt bö- lümünde ayrı, üst bölümünde ayrı iki delik açarak oluşan hava akımını da filme aldı. Bu deneyle görüldü ki ortadaki hava deliğin- den yeterince havalandırma sağlanamıyor. Tersine altta ve üstte iki açıklık bırakılınca oda daha iyi havalanıyor ( Şekil 3 ). Bu deney, bir odanın dış yüzeyinde açılacak pencerenin yerini saptamanın önemini göstermiştir ( Şekil 4 ). Aydınlatma konusuna gelince… Kuzey yarımkürenin üst kuşağında yer alan bir ülke ile orta kuşakta yer alan bir ülkede yeteri aydınlığı sağlayacak pencere açıklığı elbette bir değildir. Öte yandan pencerenin büyüklüğü, odanın gereğinden çok sıcak olmaması ya da soğuk olmaması için önemlidir. Münih’le eş enlemde olan İstanbul’ da, Münih için kullanılan ölçüleri kullanmanın bir sakıncası olmayacağını düşünerek çalıştım hep. Oturma odalarında alanının pencere büyüklüğü olarak saptadım. Batı Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yaptığım incelemelerde, pencerelerde camkullanımının geçmişi ancak 90-100 yıl gerilere gidiyor. Daha önce yağlı kağıtla kapatıldığını öğrendim. Çocukluğumda böyle bir çok pencere gördüm. Bugün, yapının dış yüzeyini tümüyle camla oluşturup, havalandırmayı ik- limlendirmeyle çözümlemenin sağlıklı olduğuna pek inanmıyorum. İstanbul’ da kimi gökdelenlerde çalışanların baş ağrısı gibi nedenlerle doğaldan daha sık doktora görünmeleri sanırım beni doğruluyor. Şekil 3. Şekil 4.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=