Tesisat Dergisi 221. Sayı (Mayıs 2014)
17 Tesisat Dergisi Sayı 221 - Mayıs 2014 GÖRÜNÜM Tesisat sektörü; 20 bin mühendisi, binlerce imalat- çısı, müteahhidi, malzeme tedarikçisi, satış bayii ile ülkemizin en büyük sektörü olan inşaat sektörünün hizmetlerinin %30’unu yüklenmekte, pastadan %20 hisse almaktadır” “ hizmet sektöründe düz işçi, sıradanmemur ve hizmetliler bir vesile ile devlette alt düzeyde görev almış, bazıları ise siyasi parti kanalı, işbirlikçilik, yandaşlık ve politik desteklerle üst düzeyde yerini sağlamıştır. Çoğu kez üretimden uzak, verimli olmayan, girişkenlik, çalışkanlık aramayan bu hizmetliler gittikçe çoğalmış, devlete ağır bir yük olmuştur. Bugün için devletmemurluğu, devlete kapılanma hiz- met sektörü haline gelmiş, ülkede yoksulluğun temel kaynağı sayılmıştır. Beyin gücü veya bedenen hizmet verilen sektörde çalışanların yoksul ve aç kalması olanaksızdır. Bir şartla ki; yaşadıkları ortamda ekonomik koşullar uygun ve kendileri de konu- larında ehil olsunlar. Ancak ülkemizde yöne- timler bu ortamı sağlamamış, çalışanları aş ve iş olanağından yoksun bırakmıştır. Devlet kapısında kıt kanaat geçinen, işsiz kalmadı- ğına şükredenmemur kesimi ise, üreticilikten uzaklaşmalarının yanı sıra gittikçe büyüyen işsiz kitlesine karşı kendi durumlarını koruma amacıyla sorunlardan uzak kalmaktadırlar. Bu anlamda verimsiz, sıradan düz ve gereksiz devlet hizmetlerine son verilmeli, özellikle devlet küçülerek bürokrasiden arınıp, adama göre iş yerine, işe göre adam istihdam etmelidir. Bu takdirde işsiz kalacağı zannedilen yüz binlerce kişi ehil oldukları iş- lere yönelecek ve emeğinin karşılığını almak için çaba sarf edecektir. XXI. yüzyılda temel eğitime dayalı mesleklerin uygulama aşamasında uzmanlık ve yapabi- lirlik niteliğine dönük ve kalite amaçlı üretim arandığı dikkate alınarak ünvan, diploma gibi belgelerin ikinci plana atıldığı, sıradan mesleklerin unutulduğu anlaşılmalı, amacın başarılı üretim olduğu kabul edilmelidir. Hizmet sektöründe beyin gücüne dayalı mü- hendislik hizmetleri çok ağırlıklıdır. Yaklaşık 65 bin makine mühendisimizin 20 bini bu hizmet dalında çalışmaktadır. Sektör olarak yapı teknolojisi dışında enerji, gıda, tekstil, hastane teknolojisi, kağıt sanayi, mutfak teknolojisi, çevre, ilaç sanayi ve elektronik sanayi ve laboratuvar teknolojisinde üretimle ilgili hizmet vermektedir. Yangın, deprem, sel, heyelan, hijyen, sağlık, güvenlik, otomatik kontrol ve otomasyon sanayinde, soğuk depo ve termik santrallerde büyük katkıları bu- lunmaktadır. Öyle ki; bir ağaç kurutma fırını ortam şartları, boya sanayi, çamaşırhane, mutfak, yüzme havuzu, süs havuzu, bahçe sulama sistemleri, sabit sıcaklık, rutubet kontrolleri hizmetlerimize gereksinim duy- maktadır. Bir çikolata fabrikasının üretiminde kabuk çatlamalarını önleyen sabit rutubet ve sıcaklık düzeni, bir hastanede steril ve kont- ramine ayrımlar, bir clean room’daki temiz ortam şartları, bu sektörün ileri teknolojisi yönünden başarılı uygulamalardır. Genetik mühendislik çağına girdiğimiz XXI. asırda üretimi sağlayacak yapay kalbin yapay sıcaklık kontrolü ve enerji dönüşümü uzman- larımızın ürettikleri mikro eşanjörle temin edilecektir. Nitekim uzay istasyonlarında ve yaklaşık 30 bin elektronik parçadan oluşan WC, duş ve pisuvar tesisatları sektörün bilim adamlarının araştırma ve geliştirme yöntemleri ile üretilmiş bulunmaktadır. Mekanik tesisat mühendisliği, makine mühendisliği hizmetinin bir uzmanlık da- lıdır. Ana mesleğin imkan ve olanakları ile yatırım, yönetim, denetim, kontrol, eğitim, tasarım, imalat, uygulama, test ve işletme- ye alma, bakım, onarım, malzeme tedarik, malzeme temin ve satış hizmetlerinde çalışır. Bu alanların eğitim, araştırma, kalite kontrol hizmetlerini oluşturur. Ayrıca ıstma, havalandırma, klima(HVAC), pompa ve bo- rulama (plumbing), sıhhi tesisat (sanitary) branşları kapsamında enerji, çevre, yangın, yakıt, gaz, doğalgaz, gürültü, hijyen, temiz hava, soğutma, soğuk depo, otomatik kont- rol gibi özel tesisat hizmetlerini yüklenir. Ülkemizde bu değişim, 50’li yılların so- nunda başlamış sıhhi tesisattan kalo- rifere, kaloriferden havalandırma klima sistemlerine dönüşmüş, 1983’ten bu yana oteller, hastaneler, hava meydanları, toplu konutlar, kongre merkezleri, opera, tiyatro, konser salonları, iş mekezleri, alışveriş merkezleri ve simgesel önemli yapılar, gökdelenlerle bugünkü düzeye ulaşmıştır. Tesisat sektörü; 20 bin mühendisi, binlerce imalatçısı, müteahhidi, malzeme tedarikçi- si, satış bayii ile ülkemizin en büyük sek- törü olan inşaat sektörünün hizmetlerinin %30’unu yüklenmekte, pastadan %20 hisse almaktadır. Yılda yaklaşık bir milyon yapı, binlerce iş merkezi, çarşı ve yüzlerce önemli yapıda sektörün yıllık cirosu 7.3 milyar dolara ulaşır. Ustası, işçisi ve mü- hendisi ile hizmet veren bu sektörden 800 bin vatandaşımız ekmeğini çıkarmaktadır. Kamu kesimi dışında serbest meslek olarak sektörde çalışan meslektaşların asgari aylık gelirleri 800 $ ile 1300 $ arasında değişmekte, ortalama 3.000 $ düzeyine ulaşmaktadır. Bu ekonomik bağımsızlıkları için yeterli bir güvencedir. Ayrıca işsizlik tehlikesi az, iş akışı güvencesi fazladır. Bu iyimser tablonun yanı sıra sektörel sorunlarımız da mevcuttur. Bunların önemli bir bölümü ülkemizin içinde bulunduğu koşullar, diğeri ise bilimsel ve teknik so- runlardan kaynaklanan teknolojik şartlardır. Gümrük Birliği’ne girişimizden bu yana ortak pazar kurallarında üretilen hizmet ve ürün yetersizdir. Özellikle kalite ve ni- telik yönünden bu noksanların ana nedeni, standartlara uygun olmayan niteliklerden kaynaklanmaktadır. İmalat sanayimiz ürünleri olan kazan, brülör, radyatör, hid- rofor, pompa, vana imalatlarımız gerilemiş; vitrifiye malzemeler, armatürler, boru ve Tesisat Sektörü Öncelikle tesisat sektörünün, mühendislik hizmetleri yönünden ülkemizde en önde gelen sektörlerden biri olduğunu söyleyebi- lirim. Nitekim tanınmış kişiler bu sektörden çıkmıştır. Ayrıca sektörümüz son yıllarda çok güçlenmiş, sanayi ve ticarette üst düzeyde yer almıştır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=