Tesisat Dergisi 202. Sayı (Ekim 2012)

GÖRÜNÜM 18 Tesisat Dergisi Sayı 202 - Ekim 2012 Bana sorarsanız hiç biri. İnsanın sadece Fenerbahçe’yi koruması gerekiyor. Ayrıca bahsi geçen üç kişi miadını doldurmuş kişilerdir. Fenerbahçe’nin artık onlardan bir beklentisi olmamalıdır. Çünkü kulüp onların yüzünden çok yara almış sayılır. Öncelikle Yıldırım’a teşekkür edilir ancak taviz verilmez. Başkanlık hizmetini fazlasıyla doldurmuştur. Kocaman ise yapabileceği kadar görevini yapmıştır. Her hizmetin bir sonu vardır. Kocaman bir sona erişmiştir. Alex’e gelince 35 yaşındaki bu efsanevi oyuncu görev ve hizmetini 8 yılda yeteri kadar doldurmuştur. Takıma teknik hizmetlerde yardımcı olabilirdi ama olmamıştır. Oyuncu olarak da artık yetersizdir. Koşamıyor oynayamıyor. Bu yönleri ile Fenerbahçe’ye yeni bir başkan, yeni bir teknik direktör ve yeni bir kaptan gerekmektedir. Bunların temininde bahsi geçen üç kişinin fedakarlığı gerekir. Kendilerine teşekkür ederiz. Fenerbahçe’ye öncelikle bir teknik direktör gerekir. Bu deneyimli biri olabilir. Kaptan olarak kaleci Volkan yeterlidir. Başkan olarak da meşhur olmuş bir kişi seçilebilir. Fenerbahçe eğer bu yöntemi tercih ederse o zaman Alex gibi Yıldırımın ve Kocamanın da heykelini diker onlara veda edebiliriz. kaynaklanmaktadır. Bizlerin beklentisi birlik ve beraberlik içinde çalışan bir yönetim kurulu görmektir. Ayrıca tercih edilen aday için hiç önemli değildir. Çünkü bu adaylar her zaman barışır ve beraber çalışırlar. Ayrıca seçime daha 7 ay var sayılır. Bu hazırlıktan öncelikli yönetim kurulundaki itilafın giderilmesi çok önemlidir. Sorunun da halledileceği inancındayım. arasındaki fark çok fazladır. Bu nitelikler İzmir, Antalya, Bursa, Adana, Eskişehir olmak üzere sıra ile değişir. Farklı kültürler doğar öyle ki kadın- erkek toplumları tamamen birbirlerinden kopuk gelişir. Anadolu sadece ticari imkan, erkeklerin gücü, mezhepler ile farklı görünür. Bu değişim ve farklılık her noktada kendini göstermektedir. Özellikle sektörlerin kendi bünyesinde bu tür farklılık göze çarpar. Başta inanmak istemeseniz, zamanla alışır ve kabullenirsiniz. Amacımız bu tür farklılıkları kaldırmak güzellikle kadın-erkek eşitliğini sağlamak olmalıdır. bilgi ve deneyimi içeren bir noktaya erişmiştir. Dolayısıyla bir tesisat mühendisi her uzmanlık dalı için fikir sahibi olabilir. Ama her konuda fikir sahibi uzman olamaz. Nitekim HVAC konusunda, ısıtma, havalandırma, klima ve bunların kapsadığı otomasyon, enerji, ekonomi ve benzer konular birbirinden çok farklıdır. Diğer bir ifade ile kazandan, menfezden anlayan soğutma grubundan derinlemesine anlayamaz. Bu nedenle Avrupa’nın ileri ülkelerinde daha sorumluluk levhalarında hizmet HVAC, plumbing, otomasyon gibi ayırımlara tabi tutulmuştur. İstanbul – Ankara Farklılıklarının Anadolu’ya Uzantısı İstanbul daha batılıdır. Lisan bilir. Daha çok okur, yazar ve eğlencelidir. Ankara daha doğulu ve dar görüşlüdür. Görevini yapar suya sabunadokunmaz. Ankara’nın bir özelliği daha bürokrattır. 30-40 yıl önce Ankara okur yazarlıkta İstanbul’la yarışmış başlangıçta siyası bilgiler ve toplumsal konularda öne geçmiştir. Bugün ise İstanbul Ankara’dan çok ileridedir. Kültürel yönden daha zengindir. Yaşam tarzı daha medenidir. İstanbul’un Beyoğlu ve civarındaki bu zenginlik bütün şehre yayılmıştır, Ankara ise kısır kalmıştır. Üniversiteleri, müzeleri, sanat aktiviteleri ile çok üstün olan İstanbul oldum olası ticari yönden de çok ileridir. 1980 yılına kadar tek tük devlet eli ile yapılan modern binalar bugün Anadolu yakası dahil olmak üzere bütün İstanbul’u kapsamıştır. Metrosu, köprüsü, deniz feneri ile İstanbul bırakın Ankara’yı, Atina, Madrid, Marsilya, Frankfurt, Amsterdam gibi baş şehirleri sollamıştır. Bu yönden İstanbul gibi bir şehrimiz olması ile övünmemiz gerekir. Nüfusu 1950 yıllarında1milyon civarında olan şehir bugün 12.000.000 kişiyi aşmıştır. Tabiatıyla bu zenginliğin getirdiği zorluklar vardır. İstanbul’da geçim endeksi Ankara’nın 2 ila 3 katıdır. Giyim ve yiyecek-içecek aynı mertebede pahalıdır. Ayrıca İstanbul’un otelleri, lokantaları, alış-veriş merkezleri çok pahalıdır. Ankara’da kişi başı 50-60 liraya çıktığımız lüks restoranın İstanbul’daki bedeli minimum100 liradan başlar. Buna rağmen Ankara boş İstanbul ise tıklım tıklım doludur. Okullar, üniversiteler aynı tarzda daha itibarlıdır. Bu yönleri ile İstanbul’la öğünmemiz gerekir. Ankara’nın ufak farkı küçük bir topluluk ile daha medeni ve rafine yaşamanızdır. İlerleyen yaşlar nedeni ile bu üstünlüğün de çok kıymeti kalmamıştır. Eğer İstanbul ve Ankara’yı birleştirip diğer iller ile mukayese edersek aradaki fark çok derinlere iner. Elit tabaka azdır, zengin ile fakir arasında uçurumlar vardır. Aynı düzeyde yaşar görünürlerse de Anadolu’da zengin-fakir Bir tesisat mühendisi her uzmanlık dalı için fikir sahibi olabilir. Ama her konuda fikir sahibi uzman olamaz. Nitekim HVAC konusunda, ısıtma, hava- landırma, klima ve bunların kapsadığı otomasyon, enerji, ekonomi ve benzer konular birbirinden çok farklıdır. Diğer bir ifade ile kazandan, menfezden anlayan soğutma grubundan derinlemesine anlaya- maz. Bu nedenle Avrupa’nın ileri ülkelerinde daha sorumluluk levhalarında hizmet HVAC, plumbing, otomasyon gibi ayırımlara tabi tutulmuştur. “ Mesleki Eğitim İlk okulun başlangıcında başlayan eğitim, okuma – yazma ile başlayıp kademe kademe konular eklenerek ilerler. Bu eğitimin güzel yanı bir mesleği elde ettikten sonra devam eden meslek içi eğitimdir. Bu insan oğlunu uzmanlığa götüren bir girişimdir. İnsanoğlu bu bilgilerle hayatını idame ettirir. Uzmanlık sayesinde tanınır, para kazanır, rahat yaşam olanaklarına sahip olunur. Aslında her insanın amacı budur. Para kazanmak için çalışır, çalışırken uzman olur. Tıp dalında yeni teknolojiler sayesinde uzmanlık dalı iki-üç kat çoğalmıştır. Tesisat sektöründe de aynı durum görülür. Özellikle havalandırma, klima bölümüne bakıldığında uzmanlığın gerekliliği ve yararları hemen sezilebilir. Düşünebiliyor musunuz eskiden 3 ila 4 branşa ayrılan makina mühendisliği, mekanik tesisat gibi branşların da bölünmesi ile saçaklanıp bütün renkler iç içe geçmiştir. Bu değişim mühendisliğin yüzleri aşan branşlarının hemen hemen hepsinin ayrı bir mühendislik dalı olarak anılmasına neden olmuştur. Bugün ileri ülkelerde kimse diplomasındaki yazılı meslekle öğünmüyor. Aksine ihtisas dalları ile öne çıkabiliyor. Bu nedenle eğitim temel kuralları belirli ön eğitim dışında ihtisasla yönelik eğitim, Yıldırım mı? Kocaman mı? Alex mi?