Tesisat Dergisi 200. Sayı (Ağustos 2012)
MAKALE 52 Tesisat Dergisi Sayı 200 - Ağustos 2012 + edecek şekilde doğru çalıştığını gösteren test- lerin yapılması gerekir. Son yıllarda bu tarz kontroller ve teknik tesi- satın testleri için “Devreye alma” terimi kulla- nılmaktadır. Şu husus herkes için açık olarak bellidir ki; iç ortam havası sistemleri ancak ve ancak binanın yapımı tamamlandıktan sonra uygun şekilde kontrol ve test edilebilir ve bu- nun yanında monte edilmiş olan diğer tesisat- ların da uygun şekilde çalışması gerekmekte- dir. İkinci olarak, diğer tesisatların yapacağı etki de olabilecek etkilerin, yerinde yapılacak ölçümler veya teorik hesaplamaların, önceden tahmin edilmesini sağlamak için özellikle be- lirtilmelidir. Akıllı devreye alma metodolojisi, diğer bir ifa- deyle, monte edilmiş tesisatların kontrolü ve binanın içinden rastgele seçilen oda ve böl- gelerde spot kontrol-yine başka bir ifadeyle iç ortam havası sistemlerinin ürettiği hava akımları, yönleri ve havadaki enerjiler ve bu enerjinin taşınması için kullanılan enerjinin ölçülmesidir. İç ortam havası sistemlerinin ve diğer ısıtma ve soğutma tesisatının etkisi ve doğru enerji hesabının yapılmasını kolaylaştır- ma olarak, pencerelerin yaptığı etki, tüm bina- yı kapsayacak kadar genişletilebilir. Böyle metodolojiler kullanmak binanın kul- lanıcılarına veya sahiplerine monte edilen sistemlerin doğru çalıştığını kanıtlar ve enerji hesaplarının memnuniyet sağlayacak seviyeyi karşıladığını doğrular. Binanın işletme masraf- ları da belli bir binaya yatırım yapmak için mo- tive eden unsurlardan biridir ve bu masraflar bina kullanıldığı sürece sürekli var olacak gi- derlerdir. İlave olarak böyle bir metodoloji açık olarak müteahhidin temin ettiği cihazların ve tesisatın çalışmasının doğruluğunu sağlaya- caktır. Bu yeni bir hareket tarzıdır, ancak aynı zamanda bir kazan-kazan durumudur. Şekil 1 Avrupa şehirlerinde iç ortam havası iklimlendirme sistemlerinin çalışması için kullanılan enerjinin değişmesini göstermek- tedir. İç ortam hava akışının ve ısıtma ve konfor için havaya aktarılan enerjinin kontrolünün, sistemlerin devreye girmelerinin birinci gü- nünden başlayarak denetim altında tutulması gereken değerli bir unsur olması son derece gerçekçidir. Bu üzerimizde olan en önemli so- rumluluktur. Bu Nasıl Mümkün Olacaktır? İsveç havalandırma sistemlerinin fonksiyonel bakımdan kontrollerini uygulamaya koyan ilk ulusal pazardır. 1991 yılından beri OVK olarak adlandırılan (zorunlu havalandırma kontrolü) yönetmeliği bina sahibini havalandırma sis- teminin tasarlandığı şekilde çalıştırmasını sağlamaktan sorumlu tutmaktadır. Bu OVK kontrolleri bina günlük kullanıma açılmadan önce yapılmalı ve daha sonra sabit aralıklarla tekrarlanmalıdır. Yönetmelik OVK kontrolleri- nin remi olarak yetkilendirilmiş bir denetici tarafından yapılması zorunluluğunu da getir- miştir –bir “OVK-besikningsman”. “Besiktningsmannen” tesisatı kontrol eder ve onaylar, yasal gerekliliklerin karşılanmış ol- masını ve mekanik sistemin tasarlandığı gibi çalışmasını sağlar. Bu denetlemeler binanın ki- racısı veya sahibi değiştiği zaman yapılmalıdır. Danimarka sistemlerin devreye alınması için yeni bir standarttı uygulamaya koymak üze- redir. Bu standart DS447, Bina Havalandırma Standardının bir uzantısı olacaktır. Bu re- vizyon, iç ortam havasıyla ilgili daha yüksek şartların sağlandığını görmek ve bu şekilde ısıtma ve aydınlatma enerjisi kullanımındaki gelişmelerin binanın inşaat sürecinin sonunda işler durumda olduğunu görmek için, yeni bir metodolojinin oluşturulması ihtiyacını da orta- ya çıkartmıştır. Enerji çerçevesinin karşılandı- ğını kanıtlama ihtiyacı, düşük enerji tüketimi ve enerji harcamalarını bütçelenen seviyeler içinde tutmayı garanti etmenin de yoludur. DS447 mekanik, doğal ve hibrit havalandırma sistemlerinin şartlarını belirler ve DS447 Bina Yönetmeliğinin bir parçasıdır. Bir paket klima santralının farklı iklim bölgele- rinde tipik enerji tüketiminin karşılaştırılması (Hava akışı 10.000 m³/h, çalışma saatleri 12 saat/gün; gelen hava sıcaklığı; yaz 18°C - kış 22°C) Enerji çerçevesi planlanan bir inşaat progra- mında karşılanması gereken yasanın belirtti- ği seviyedir ve yasaca belirlenir. Seviye açık olarak bina yönetmeliklerinde belirtilir. Enerji çerçevesi ısıtma, havalandırma, soğutma, sı- cak su sağlanması ve aydınlatma için enerji sınırlarını belirler. Örneğin: 52,5 kWh/m²/yıl artı 1.650 kWh’da bütünleştirme ilavesi olarak her kat için belirlenmiştir. Burada her m² için böylesine düşük enerji sevi- yelerinin iklim kabuğu olarak ifade ettiğimiz bina izolasyonunun ve teknik tesisatın birbirinden bağımsız olarak detaylı bir şekilde denetlenme- lerine ihtiyaç göstermesi son derece normaldir. Enerji tüketimi MWh/yıl Würzburg Paris Brüksel Stockholm De Built Madrid Barselona Münih Hamburg Hollanda Şekil 1. Avrupa’nın farklı iklimlerinde paket klima santralleri vasıtasıyla tipik enerji transferi örneği.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=