Tesisat Dergisi 197. Sayı (Mayıs 2012)

SÖYLEŞİ 112 Tesisat Dergisi Sayı 197 - Mayıs 2012 kuruluşlarca %35 ler ile ifade ediliyor. Biz sa- dece bu durumu seyrediyoruz. Mayıs 2007’de çıkan Enerji Verimlilik Yasası ile ilgili 5 sene sonra yani geçiş süreci bitmeye yakın bir ha- ber çıkıyor ve herkes harıl harıl payaç peşine düşüyor. İki ayda 12 yeni şirket sağdan soldan bulduğu cihazlar ile yola koyuluyor. Çok büyük bir pazar ve bilen bilmeyen herkes bunu sun- mak istiyor. Ben de dahil, altı senelik bir süre- de yaklaşık 30 bin konuta bu hizmeti vermiş olmama rağmen, enerji tasarruf potansiyelinin ve pazarın büyüklüğüne oranla bu çok kısır bir gelişme. Türkiye’nin önümüzdeki 5 yılda 30 milyon payaca ihtiyacı ifade edilirken, ortada satılmış yaklaşık 600 bin adet var. Bu cihazlar faydalı cihazlar. Enerji tasarrufu yanı sıra, adil bir şekilde de yakıt paranızı paylaştırıyorsu- nuz. Daha neyi sorguluyor, neyi tartışıyoruz. Emniyet kemeri gibi, bu can güvenliğiniz için diyorsunuz takmıyorlar, cezası var diyorsunuz takıyorlar. Şimdide yöneticiler, cezası var diyor, millet takacak, yoksa takmadan yola devam, enerji tasarrufu adalet filan falan, yazık bu böyle olmamalı. Medeni toplumlar akıllı top- lumlar, bu nedenle akıllı olmanın, akıllı tekno- lojiler ile ve akıllı yöneticiler ile yönetilmenin ülkemiz açısından hayati önemi vardır. İlgili kişi, kuruluş ve bakanlığımıza birtakım şikâyetler geldiği duyumunu aldık. Vatandaşımız “70 met- rekarelik yerdeyim, 3 tane radyatör var şimdiye kadar 120 lira yakıt parası veriyordum. Bu cihaz- lar takıldıktan sonra, bana 620 lira geldi” diyor. Bunu satan şirket de “cihazı manipüle etmişsi- niz. Onun için emniyet katmanına geçmiş ve bu yüzden çok yazmış” deniyor. Peki, bu memlekette herkes mi hileli kullanım peşinde? Sonra ne yazık ki geçte olsa, yanlışlıkla cihazın üzerine havlu asılmış olduğunu tespit ediyorsunuz. Bu ölçümü- nü yapan cihazlardır. Kasıtsız kullanım hataları olabilir, fakat bunların önüne montajda dikkat ve bir takım teknolojik özellikler ile geçebilirsiniz. İşte yeni nesil ve eski nesil arasında ki en önemli fark budur. Yeni nesil payaçlar bunlara izin vermeyen teknoloji ile donatılmıştır. 5 yıl boşa geçti. Bu sürede enerji tasarrufu yapamadığınızdan, bunun cebimize ve ekono- mimize zararı korkunç boyutlara ulaştı. Avrupa ülkeleri ise bu sürede mantıklı, faydalı olduğu için tartışmasız bu teknolojiyi kullanıyorlar, enerji tasarrufu sağlayacaksınız, ayrıca ısın- dığınız kadar yani adil bir şekilde yakıt bedeli ödeyeceksiniz. Vatandaş şu anda telefonlara sarılmış durumda. “Ceza geliyor” diyorlar. Ne yazık ki ülkemizde faydalı bir şeyleri yapabilmek için vatandaşımızı cezalandırmak gerekiyor. Eğer şirketler derse ki “bu bir uzmanlık sahasıdır, bunu ben takarım, ben okurum, sadece benden alacaksın” işte bu son derece faydalı teknoloji bizim ülkemizde yaygınlaşamaz. Şimdiye kadar bu bize özgü geleneksel rekabet ve satış politika- ları uygulandı. Bizim yaptığımız işin en çarpıcı ve farklı olanı, bu tip okuma hatalarından arındırılmış yeni nesil bir teknolojiyi araştırıp, bulup getirmek oldu. Ayrıca en kısa zamanda bu teknolojiyi yerli fakat İtalyan patenti ile gerçekleştirmek olacak. İtalya’da ki üretimi üç katına çıkarmamamıza rağmen, şu anda talep karşılanamamaktadır. Yerli üretim, hem rekabet gücümüzü artıracak ve yeni nesil akıllı teknoloji transferi yanı sıra, dışa ba- ğımlılığımızda ortadan kalkacaktır. Bu ürünle 10 sene ölçüm yapacaksınız, bu nedenle kaliteden ödün vermemek zorundayız. Yani herhangi ucuz, kalite standartlarında çok aşağıya çekilmiş bir ürünü buraya getirip, aman bolca olsun, herkes alsın, durumu söz konusu değil. Bununla sadece vatandaşı kandırır ve kısa zamanda ülkemizde payaç, sayaç çöplüğü oluşturursunuz. Enerji tasarrufu potansiyelinin ülke çapında değerlendirilmesi için, kaliteden ödün verme- den, tüketici ile paylaşabileceğimiz, farklı öde- me seçeneklerini sunabileceğimiz, birçok çeşit ürünün devreye alınması gerekiyor. Çünkü her geçen kış biraz daha ithalat sıkıntısı çekiyoruz. Bu yeni nesil ürünü sadece bizim şirketimiz satsın demiyoruz. Eski teknolojiyi bir an evvel bırakıp, yeni nesil sayaç ve payacları yaygın hale getirmemiz lazım diyoruz ki faydalarını da ülke çapında çabucak görelim. Bu ürünler nereden ithal ediliyor, yerli üretim var mı? Çok fazla üretici yok. Söz konusu hizmetleri ve- ren şirketler de genellikle bunların üreticisi değil, üreticiler uzak doğu ve Avrupa kökenli elektronik cihaz üreten fabrikalardır. Zamanında bu ürün- leri çıkarmış veya geliştirmişlerdir. Bu durum Avrupa’da belli bir doyum noktasına ulaşmış olduğu için üretimleri de nispeten kısıtlıdır. Al- manya, Danimarka, İtalya kökenli şirketlerdir. Uzakdoğu’dan da bahsedilir. Oradaki kaliteyi siz belirliyorsunuz, Çin’de yapılmış olması bir ürünün illa ucuz veya kötü olmasını gerektir- miyor. Bu fikri artık değiştirmek zorundayız. Biz ürünümüzü sadece payaç üretimi yapan, dört yıldır ürün geliştiren save-energy şirke- tinden sağlıyoruz. İtalya Milano yakınlarındaki bu üretici, tüm üretimini burada yapıyor ve 1A Enerji AŞ bu şirketin münhasır Türkiye temsil- cisi olduğu gibi, satış/pazarlama hakkı yanın- da yerli üretim haklarına da sahiptir. Son dönem çalışmalarınızdan bahse- der misiniz? Bu kuruluşu gerçekleştirmemizin nedeni, Türkiye’nin ilk tarafsız Enerji Tüketim Rapor- lama Merkezi’ni oluşturmak. Sadece bir takım teknolojik ürünlerin satış ve pazarlamasını yapmak değil, aslında biraz bu işin mutfağında çalışmak. Bizim özenle, sorumlulukla, bilinçli seçtiğimiz akıllı teknolojileri mutfakta hazırla- mak ve vatandaşlarımıza sunmak. Ölçme ve Raporlama gibi veya bir başka değişle tüketim maliyetlerini doğru, hızlı faturalayabilmek, adil olarak paylaştırabilmek. Bu ürünleri herkesin kullanabilmesi, kendi işini kendi yapabilmesi