Tesisat Dergisi 190. Sayı (Ekim 2011)

146 Tesisat Dergisi Sayı 190 - Ekim 2011 + VİZYON izlemektedir. Dolayısıyla araştırma sonuçlarını teknolojiye aktarırken bütün dünya ne yapmış bunu çok iyi irdeliyor ve yatırımlarımızı buna göre yönlendiriyoruz. Yangın sektörüne hitap etmek üzere 15 seneden beri yangın pompası üretimi yapmaktayız. Türkiye’de yangın sistemleri genelde Amerikan standartlarına göre projelendirilmekte. Ameri- kan standartlarında ise otorite NFPA (National Fire Protection Association) kuruluşudur. Bu kuruluşun yangın konusunda 300’e yakın standardı ve binlerce yayını vardır. Standart Pompa, 2002 senesinde NFPA‘e üye olmuştur. NFPA ‘in yangın pompası standardı NFPA20 ‘dir. 2002 senesinden sonra Standart yangın pompaları NFPA20’ye uygun olarak üretilmeye başlanmış ve güvenilirlik konusunda önemli bir adım atılmıştır. 2011 senesi itibariyle yangın pompalarımıza aldığımız UL ve FM sertifikaları ile tabiri caizse son noktayı (şuan için!) koymuş olduk. Avrupa’da aşağı yukarı her ülkede, bütün Orta Doğu ülkelerinde, Uzak Doğu’da içlerinde Çin’in de dahil olduğu birkaç ülkede, Kuzey Afrika’nın tamamında ve Güney Amerika’da Standart marka pompalarımız çalışmaktadır. Bu bizim için çok gurur verici bir şeydir. Bugün 50 ‘yi aşkın ülkeye ürün gamımızda bulunan pompa- ların hemen hemen tamamını farklı malzeme kombinasyonlarında ihraç ediyoruz. Örneğin dünyanın ikinci büyük madeni olan İsveç Kiruna’da tesis edilmiş olan demir madeninde yerin 1500 m altında çalışan pompalarımız bulunmaktadır. “Standart Pompa, her sene cirosunun %3 kadarını Ar-Ge yatırımları için harcamaktadır” Standart Pompa Ar-Ge departmanında bugun 10 kişilik bilinçli ve güçlü bir ekip var. Bu ekip pazar-müşteri taleplerini topluyor, yenilikçi fikirleri değerlendiriyor, dünyadaki gelişmeleri izliyor ve sonrasında ticari ürün için teknolojik ve ekonomik çalışma yapıyor. 6 seneden beri TÜBİTAK TEYDEB projeleri yürütüyoruz. Bu pro- jeler sayesinde ürün gamımızı çok genişlettik. Ar-Ge sürecimizden bahsedecek olursak; Satış bölümünden, Ar-Ge departmanına gelen talep- ler incelenerek, öncelikle varsa mevcut ürün gamından sağlanmaya çalışılıyor. Eğer mevcut ürün gamı bu gelen talebi karşılamıyorsa o zaman mevcut ürünlerde değişiklik/geliştirme yaparak çözüm bulunmaya çalışılıyor. Halen talep karşılanamıyorsa işte o zaman Ar-Ge süreci devreye giriyor. İmalat müdürlüğünün de ticari ve teknik olarak fikri alınarak yeni pompa tasarım sürecine başlanıyor. Öncelikle tabii ki rakiplerimizin muadil ürünleri incele- niyor. Sonrasında klasik yöntemler ile çark, salyangoz, difüzör vs. tasarımları yapılarak bu parçaların bilgisayarda 3 boyutlu katı modelleri oluşturuluyor. Sonrasında bu modellerin CFD yazılımları ile akış analizleri yapılıyor. Eğer pom- pa istenen çalışma noktasını ve performansı sağlamadıysa geri dönülüp tasarım değiştiriliyor ve süreç tekrar başlıyor. Birkaç denemeden sonra tatmin edici performans yakalandığında, üretimi yapılacak parçaların modelleri yapılıyor. Sonrasında dökümden gelen ham parçalar işlenerek montajı yapılıp bitmiş ürün haline getiriliyor ve Ar-Ge test standında hassas bir şekilde prototip denemesi yapılıyor. Çoğunlukla akış analizlerinden elde edilen sonuçlar ile test sonuçları birbirini doğruluyor. En son olarak testi başarıyla geçen ürünler çoğaltılarak satışa hazır hale getiriliyor. Standart Pompa yönetimi her sene cirosunun %3 kadarını Ar-Ge yatırımları için harcamaktadır. Her geçen sene de Ar-Ge’ye daha fazla önem vermektedir. “Birinci sınıf pompa üretiyoruz” Dünyada santrifüj pompa imalatında birçok standart var, her gün de karşımıza yeni bir standart çıkıyor. Dünya bu konuda bir stan- dartlar cenneti oldu diyebiliriz. Sadece pompa konusunda mı? Hayır tabii ki. Başka ürünler için de geçerli bu söylediğim. Amerikan standardına göre bir pompa yaparsın, Avrupa başka bir standart yazar, Rusya‘daki başka bir şey ister. Kimi ülkeler birçok standardı alıp derleyip biraz oradan biraz buradan ortaya karışık başka bir standart çıkartırlar. Standartların haricinde bir de şartnameler vardır. Standartlarda olmayan apayrı istekler çıkar karşınıza. Neticede biraz karışık bir durum. Ama bir ürün yapılıyorsa da belli bir standarda göre yapılmak zorunda. Santrifüj pompalarda biz TSE’nin de kabul ettiği ve tercümesini yaparak birebir aldığı ISO 9905 standardını kullanıyoruz. Burada şunu söyle- memiz gerekiyor. ISO standartları içerisinde santrifüj pompa imalatının nasıl yapılacağını anlatan 3 tane standart var. Bunlardan ISO 9905 birinci sınıf pompaların, ISO 5199 ikinci sınıf pompaların, ISO 9908 ise üçüncü sınıf pompaların imalat yöntemlerini anlatıyor. Birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf pompa ne demek; adından da anlaşılacağı gibi imalat yöntemleri en sıkı olan pompalar birinci sınıf olmuş oluyor. Standart Pompa rakiplerinden farklı olarak imalat yöntemi olarak kendine ISO 9905 standardını seçmiştir ve birinci sınıf pompa üretmektedir. Bugün araştıracak olursanız isimleri çok fazla duyulmuş dünya devi olan firmalar bile ISO 5199 standardını kullanırlar. Çünkü seri imalatlarına uygun olan standart budur. Eğer ISO 9905 standardını kullansa- lardı pompaların üretim zamanları uzayacak maliyetleri artacaktı. Bu husus önemlidir. ISO imalat standardının haricinde, özellikle patlayıcı ortamlar için ürettiğimiz ve ATEX sertifikasına İsveç – Kiruna 2010