etkinliklerinin temel ilkesi sistem seçimine uygun yöntem arayışına dayanır. Günümüzde enerji etkinlikleri ekolojinin uygulamalı tasarımında önemli bir yer tutmaktadır. Yapı teknolojisinde ekoloji çevre ile birlikte ele a lı ndığın d a, belirli araştırmaların katkısı ile sağlıklı kentlerde sağlıklı yapılara endekslenmiştir. Bu anlamda yapılarda ekonomik, düşük enerji kullanan, yaşanabilinir kullanılabilir yapılaşmayı hedeflenmektedir. Yapı teknolojisinde öncelikli şehir ekolojisi, yerleşke ekosistemleri ele alınmalıdır. Şehir ekolojisinde öncelik sadece yeşil alanlar olmayıp, geleneksel mimari değerleri taşıyan yapı tekniği ağırlık kazanmıştır. Bu doğrultuda ekoloji çok eski, buna karşın teknolojinin katkısı ile çok yeni bir bilim dalı sayılmalıdır. Güneş kuşağında bu lunan ül kemizin eski Anadolu evlerinin konumu incelendiğinde pencerelerin güneye baktığı görülür. Gün boyunca güney cepheden etkili kış güneşi dar açılı ışınları ile evi ısıtır. Yazın dik gelen ışınlara karşı gerekli önlemler alınmış pencereler, tente ve perdelerin yanı sıra çevre ağaçları tarafından korunmuştur. Günümüzde "pasif" güneş enerjisi olarak adlandırdığımız bu yöntem modern yapılarda yapı kabuğunun izolasyonu ile gündeme gelmiş, ayrıca ekolojik tasarımla yapıların güneş alabilmesi olanakları sağlanmıştır. Bunun yanı sıra aktif güneş enerjisinin kullanımına dönük yüksek teknoloji uygulamaları etkili olmuş, tasarım güneş evleri ve akıllı bina teknolojisine yönelmiştir. Ekolojik tasarım, belirli "know-how" içeren araştırma , deneyim ve simulasyon araştırmasına dayalı yaratıcı bir dizayn olup, bu anlamda yüzlerce teknik kitap ve tebliğ yayımlanmıştır. Araştırmaların bir kısmı başarısız, bazıları ise ekonomik görülmemiş olmasına karşın, dünyanın çeşitli yörelerinde çok başarılı uygulamalara rastlanmaktadır. Bu yönleri ile uygulamada dikkatli olmak, yanlış uygulamalardan kaçınmak gerekir. Ayrıca tasarımcıların temel bilgilerinin yanı sıra mimari ve mimari ile uyumlu tasarımda yapı teknolojisi kurallarına uyması, doğa ilişkisinde ekolojik verileri sağlıklı değerlendirmesi gerekir. Bu anlamda reklam ve pazarlamaya yönelik sorumsuz yaptırımların önlenmesi gereklidir. Ekolojik tasarım, bu anlamda, enerji, çevre etkinlikleri, hijyen, sağlık, iç mekan zenginlikleri ve konfor düzenini sağlayan mekanik tesisat verimliliğini arttıran bir yöntemdir. GÖRÜNÜM ' ' Yapı teknolojisinde öncelikli şehir ekolojisi, yerleşke ekosistemleri ele alınmalıdır. Şehir ekolojisinde öncelik sadece yeşil alanlar olmayıp, geleneksel mimari değerleri taşıyan yapı tekniği ağırlık kazanmıştır. Bu doğrultuda ekoloji çok eski, buna karşın teknolojinin katkısı ile çok yeni bir bilim dalı sayılmalıdır. Mekanik tesisat yönünden ekolojik tasarım; enerji tasarrufu, enerji veri mliliği, enerji geri kazanımı, çevre etkinlikleri, hijyen, sağlık ve konfora yönelik ekonomik ilkeleri hedefler. Bu amaçla mikro klima sistemleri, doğal havalandırma yöntemleri, otomatik kontrol, otomasyon, yapı fiziği ilkelerine uygun yalıtımdan başlayıp, kapalı ortamlarda yaşanabilirlik ve kullanılabilirlik standartlarına kadar uzanan dizgide ekolojik tasarım krite rleri dikkate alınmalıdır. Bu yaklaşım geçerli zorunlu standartların üstünde hızla gelişen teknolojiye uygun yaratıcı tasarımı zorunlu kılar. İnsanoğlu, asırlardır klima ortamları na uygun, yaşam koşulları sağlamaya çalışarak, yerleşim bölgelerinde yaşanabilirlik standartlarını araştırmıştır. Diğer parametreler de dikkate alındığında verilen bu çabanın başında iklim koşullarına uygun yerleşimlerde, çevre etkinlikleri öncelik kazanmaktadır. Ayrıca yapının yerleşim ve mimari tasarımında zararlı etkenleri azaltan, zorunlu ihtiyaçları sağlayan sağlıklı yapı ve çevre koşu ll ar ı içinde "mikro-klima" sözcüğü yer almıştır. Dolayısıyla "mikro-klima" yapılaşma ve yapıya dönük mimari tasarım sözcüğü sayı lmaktadır. "Mikro-klima" olgusu bütünyönleri ile özgün bilimsel bir tasarım sanatıdır. Yapıların rüzgar, yağmur, kar ve güneş ile etkileşimleri doğal havalandırma ve aydınlatma olanakları çevre koşulları dikkate alınarak sağlanır. Yapı teknolojisinde günümüze kadar gösterilen çaba, yapay mekanik tesisatının teknolojik gelişimiyle ısıtma, havalandırma, sıhhi tesisat dışında iç hava kalitesi, ısı , rutubet, koku, gürültü önlemleri gibi yapı içi iklimlendirme standartlarına dönüşmüştür. Bu gelişim sonucu 20. yüzyılda Amerikalıların "air-conditioning", Avrupalıların "klima" ismini verdikleri sektör dünyada büyük bir sanayi durumuna gelm iştir. XXI. asrın başlarına kadar yapıda lüks yaşamın simgesi olan klima, günümüzün büyük bir kısmını geçirdiğimiz kapalı ortamlar, endüstriyel üretim ve sağlık tesisleri için vazgeçilemez ihtiyacı haline gelmiştir. Bu nedenle tasarımı, üretimi, uygulaması ve işletmesi büyük bir ihtisas gerektiren klima sektöründe, en küçük detaylara inen araştırma ve gelişimler her gün yeni bir buluş ile uygulama yöntemlerini bütün boyutlarıyla gündeme getirmektedir. •• 12 Haziran 2011 Seçimleri (Bu yazı seçim öncesi kaleme alınmıştır) Her seçim bir siyasi iktidarı belirler. Bu iktidar tek parti veya koalisyon olabilir. Ülkemiz bu iki alternatifi denemiş, sonuçta çok memnun kalmamıştır. Ancak demokratik seçimlerde amaç iktidar karşısında bir muhalefetin olmasıdır. Diğer bir deneyimle beni temsil edenlerin muhalefette veya iktidarda bulunmasıdır. İktidar bir güçtür. Her ne kadar seçimle o güçe sahip olsalarda zamanla kimi temsil ettiklerini unutarak kendi başlarına hareket ederler. Demokratik seçimlerin güvenirlil iği halkın eğitimine dayanır. Eğer seçmenlerin çoğunluğu yeterince eğitim almamışsa onları iktidara getiren güç tartışılabilir. Bu durumda hiç bir değerlendirme yapmadan sorun ülkede yönetim d iktatörlüğüne yol açabilir. Bu amaçla seçimlerde partilerin önü açılmalı seçimlerde oy oranı sınırları %5'Iere kadar düşürülmelidir. 12 Haziran 2011 seçimleri (AKP) Adalet ve Kalkınma Partisi, (CHP) Cumhuriyet Ha lk Partisi, (MHP) Milliyetçi Hareket Partisi arasında geçecektir. Bu arada Güney Doğu Anadoludaki illerimizde bağımsızlarda etkin olacak 30 adedi aşkın milletvekili çıkaracaktır. İncelendiğinde görüleceği üzere milletvekilleri adayları arasında eğitim ve bilgi yönünden çok fark yoktur. Hemen hemen hepsi yüksek tahsillidir. Lisan bilmektedir. Bilgi düzeyleri aynıdır. Farkları muhafazakar oluşlarında bilim ve teknolojiye Tesisat Dergisi Sayı 186 - Haziran 2011 17
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=