Tesisat Dergisi 163. Sayı (Temmuz 2009)

TEKNİK BİLGİ Korozyona sebep olan etkenlerden biri de, birbiriyle potansiyel farkı bulunan metallerin bir arada kullanılmasıdır. Bu durum korozyonu başlatıcı ve hızlandırıcı bir etkendir. Örneğin, çok düşülen bir hata olarak, çelik saçtan yapılan panoların üzerine konulan paslanmaz çelik cıvata ve contalar bulundukları bölgede galvanik korozyona sebep olmaktadır. Metallerin tane boyutları arasındaki farklarve iki tanedeki farklı konsantrasyonlar neticesinde iki tanenin sınırı korozyon başlangıcı için uygun bir ortam oluşturur. Düşük elektriksel özgül dirençli bölgelerde iletkenliğin yüksek olması, iyonik ortamın daha aktif olmasına sebep olmaktadır. Bundan dolayı korozyon mekanizması daha hızlı gelişir. Yağmurlama boruları içindeki korozyon, daha çok kuru tip yağmurlama sistemlerinde görülmektedir. Kuru boru sistemlerinde, genellikle borunun içinde havadaki su buharının yoğuşması korozyona neden olmaktadır. Sadece havanın yoğuşması değil, aynı zamanda kompresörün arıza yapması nedeniyle sisteme su dolması, kaza ile başlığın kırılması neticesi sisteme su dolması, havanın ısınması ve daha sonra soğumasıyla sızıntı olması da korozyona neden olmaktadır. Çoğu kuru boru sisteminde, borulara standartlarda öngörülen eğim ve104 Tesisat Dergisi Sayı 163 - Temmuz 2009 rilmediği için hidrostatik test sonrasında su tam olarak boşaltılamamakta ve boru içinde su kalmaktadır. Branşman hatları dağıtma borusuna doğru en az % 0.4 eğime ve dağıtma boruları uygun boşaltma vanasına doğru en az % 0.2'1ik bir eğime sahip olmalıdır. Kuru boru alarm valfı korunaklı ısıtmalı bir bölgede bulunmalı, alarm vanasının bulunduğu yerde sıcaklık 4 C değerinin altına düşmeyecektir. Sıcak ve nemli alanlardan hava ile birlikte gelen nem, boruların içinde yoğuşup donabileceği alçak noktalarda toplanacağından kompresöre hava girişleri, soğuk ve kuru bir atmosferde gerçekleşmelidir. Bunun için hava girişinde hava kurutucular kullanılmalıdır. Kullanılacak kompresör sistemi en çok 30 dakika içinde istenilen basınç seviyesine getirebilmelidir. Yetersiz basınç, kuru boru valfine ve sistem borularına giren suyun sonradan donmasına neden olabilmektedir. Düşük sıcaklıklar altında meydana gelen basınç düşüşlerine izin verecek şekilde sistemde yeterli hava bulunmalıdır. Bu nedenle vana üreticisinin verdiği kuru alarm vanası için hava basıncının alt ve üst basınç değerleri algılama panelinden izlenmelidir. Sadece kuru boru sistemlerinde değil aynı zamanda ıslak tip sistemlerde de korozyona rastlanmaktadır. Açık depoların dibinden yangın pompaları ile alınan, yetersiz filtrelenen ya da bakımsız su girişleri nedeni ile alınan malzemeler boruların içinde pas, çamur ve cüruf oluşturur. Mikrobiyolojik korozyon, mikroplar, bakteriler ve mantarlar gibi mikroorganizmalar tarafından başlatılan veya hızlandırılan korozyondur. Mikrobiyolojik korozyon, normal korozyon olaylarından farklı yapıda olmayıp, bazı mikro canlıların korozyonun reaksiyon hızını artırması şeklinde kendini gösterir. Normal korozyon olayının mevcut olmadığı ortamlarda mikrobiyolojik korozyon olayına nadiren rastlanır. Başka sebeplerle meydana gelen korozyon olaylarına ayrıca mikrobiyolojik korozyon olayları da katılarak korozyon hızını artırıcı etki yapar. Muhtelif mikroplar ihtiva eden koloniler üretir (biofilm, yapışkan balçık). Bu koloniler, hem ıslak hem de kuru sistemlerin boru yüzeylerinde oluşur ve boru yüzeyi üzerinde demir, mangan ve muhtelif tuz birikimleri oluştururlar. Salgılanan bu birikimler su akışının engellenmesine mani olur ve ayrıca, yerinden koparak, yağmurlama başlıklarının tıkanmasına da neden olur. Mikrobiyolojik korozyon, en yaygın olarak, ciddi delinme şeklinde ortaya çıkar. Arıtılmamış su kullanılması, oksijen, mikrop, tuz ve besin ihtiva eden suyun sisteme girmesi, borularda, mikrobiyolojik oluşum için besin temin eden kir, kalıntı,boru bağlantı bileşeni ve özellikle yağ bırakılması mikrobiyolojik korozyonun gerçekleşmesini ve şiddetini arttırır. 3. Yağmurlama Borularında Kireç Taşı Oluşumu Suyun ısınması ile suda bulunan kalsiyum ve magnezyum bileşiklerinin kireçtaşı oluşturmaları; kalsiyum karbonat (kireç) ve magnezyum karbonat maddeleri su soğukken eriyik halde kalır ve su ısındıkça kristalleşerek katı hale dönüşür. Doğal tatlı suyun içinde, çözünmüş kalsiyum ve magnezyum tuzları vardır. Eğer bu tuzların konsantrasyonu yüksekse, su "sert" olarak kabul edilir. CaC03'ın metal boru yüzeyin üzerinde çökmesi, suyun toplam asitliğine veya bazlığına ve su içindeki çözünmüş katıların konsantrasyonuna bağlıdır. Bu türden bir tıkanma, normal yıkama ile tetkik edilemez ve sadece şüphelenilen noktalardaki yağmurlama başlıklarının sökülmesi ile tespit edilebilir. Sadece ıslak borulu yağmurlama sistemlerinde, suyun pH'ının yüksek olduğu haller haricinde, sıcaklığın yüksek olduğu yerler (kurutucuların, fırınların, çatı pencerelerinin yakınları), sık sık boşaltılıp tekrar doldurulan yağmurlama sistemlerinde, hava ceplerinden uzak noktalarda ve konveksiyon akımlarının yakınlarında yer alan yağmurlama başlıklarında kireçlenme daha çok görülmektedir. Suyu sert olan bölgeler yağmurlama sitemine yumuşatılmış su verilmesi uygun olur.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=