Yapıları. müteahhitleıi, mühendisleri s ı nıftandırılm ış bir ülkede yaşamaktayız. Ülkemizde m irna r1a ıı m ızın büyük bir çoBu n luğu çevre, enerji, güvenlik ilkelerindenuzak asaıım yapmakta . yapı fiziği vefizikı ebatlan kale almamaktadırlar Konutyapımında; yap-satstandardı, TopluKonut idaresi şartnameleri, özel kesim lüks konut anlayış ı cok farklı ilkelere dayanı r Hiçbir onutun tasarımda giineş, rutubet. rüzgar gibi iklim koşulları dikkate a lı n ma mıştır. Zoru nlustandartlar olarak isi mlendi rdiğimiz kurallara ülkemizdehiçu1ul maz; büyük~ehirlerde ve kentlerde ruhsatsızyapı adedi çoğu ktadır. imar yasalan bir formalite olarak uygulanır. Ayrıca bıı yasalar,yerel )'Önehmya 13§ınılanna göre değ i §Eibilir. Deprem veyarıııın yönetmelikleri yeni yeni uygulanmakla beraber, mevcut yapıla da can ve mal giiven ği ne yönelik hiçbir kural gündeme gelmemi~ir. Fiziksel engeliilere yönelik hiçbiı standart uygularnaya konulrnamı~ır. Yapı malzemeleri ve üretim elemanlan için güvence 'erilemez. Hizmet sektöründe teknik sonı mluluk aranmaz. inşaat yapı elemanlan ve yapı bile§enlerinin, malzemelerin ülkemize has spesifikasyonları yazılmamı§bı. Bayındırlık ve iskan Bakanlığı inşaat Genel Şartnameleri gereği yapılarda halen 'ASPES' kullanımına müsaade edilmektedir. Yapılan. miiteahhitleri, mühendisleri s ı rut landırılmış bir ülkede ya§3ınaktayız. Ülkemizde mimartanmızın biiyiik bir çoğunluğu çevre, enerji, güvenlik ilkelerinden uzak tasarım yapmakta . yaııı fiziği ve fızlki ebatlankale alınama adıı1ar. Konu yapı mında : yap-sat startdardı. Toplu Konut idaresi şartnameleri, özel kesim lüks konutanlayı§ı çok fartdı ilkelere dayamr. Hiçbir konutun tasarımda güne§, rutubet, rüzgar gjbi iklim koşulları dikkate alınmamıştır. iç hava kalitesi ve hava kirtiliği standardımız yoktur. Yaşadığımız kapalı alanlaıda koku. duman. s ıcaklık , rutubet kontrol albna alınamaz. evterimzde ıslak hacimler, mutfakla • hol ve merdiven sahanlıklan koku içindedir. Gürültü sorunu yaşamımııda gündeme gel memiştir. Hijyen standartları ülkemizde bilinmez Bu nedenleöneeliidi yapı mevzuatıınız değiştirilmelidir. 4734 sayılı yer i ihale Kanunu'na göreihale edeceğimiz tiim yapılan n üretimınde dikkate alınması gereken asgari şartları n. zorunlu standartların ltazırtanması ve ülkemizde geçerli olması gerekir. Aksi takdirde. anahtar teslimi bir ihale yapıta ınaz ; bu tüı ihalede beıdeni len sonuç alınamaz. Ancak bu değişimin bir çırpıdayapılması imkansızdır. Buna kar§ın , Roma Anlaşması ile taahhiit etmiş olduğumuz geli§imde geç kalınmı ştı r Avrupa Biı11ğj yapı standartları bizim için esas alınmalı ve ülkemiz ko ullanna adapte edilmelidir. Bu hizmeti devletten beldemek imkansızdır. Bu hususdaAYrupa ülkeleri, özellikle Amerika model alınmalı , hizmetin hazırlıkJan mesleki örgütlere yü lenmelidir. Ülkemizde iıı §aat sektörii ile ligili ihtisas derneklerınin sayısı 100 adedi aşkındır. Ayrıca bi~ik ve sendikalar dayete~i sayılır. Onlartarafından hazırlanacak. uzmanlığa dayalı tasarılar, devle kurumlan ve kurullan tarafından onayianma suretiyle yürürt~ellonabilir. Bu anlamdaABD'de binlerce standart üretip uygulamaya konulmu§; NFPA ve BOCA gibi standartlar uluslararası düzeyde geçeıli kılııımı§lır. Bir yapının bacasının. ~atısının. dı§ duvar ve kapısının nasıl olmasının gerektiği nin tarif edilmesinin yanı sıra, a1nntılarda standartların olması. iilkeye ve yapı teknolojisine çok şey kazandırabii ir. • Özgürlük ve Demokrasi Geli§en toplumlannda hak veözgü~ükler sık sık gündeme gelıııelde , özellikle gelişmekte olan toplumlarda farklı §ekillerde ortaya konulup, tartışı l maktadır. Türkiye Cumhuriyeti'ninkuru - lu§undaıı bu yana olan gelişim içinde, sosyal sorunların çözümüfarldı kesimlerde ele alınmış Anayasalann koyduğu kurallar içinde hukuksal yönleri ile tartı §l lmı~ır. 22 Temmuz 2007 seçımIeri sonrası aydınlar arasında gündeme gelen GÖRÜNÜM konular; özellikle Anavasa değişimi ve türban sorunu bunu sergi le.. Üzücu olan nokta, ortak bir çözümün bulunamaması , ôrneklemelerte konunun çarpıtılmasıdır. Cumhuriyet'in kurulu~rıdan bu yana uç nesil yaşamı§ bir ulkenin vata nda§lanolarak. babaanmız ve annelerimiz yokluk içinde huzı lu bir aile diizeniyt e hayatlannı ya§amı§lar. onla ın çocu1ılan olan bizler, dil. din. ırk farklı~klanna karşın fazla şikayet e meyenbirtoplumuoluşturnıu§ sayılınz. Bütün bu eksi olanaklara karşın. şikayet etmeden ya§anıanın olumlu yönlerini dikkate alarak, huzıırtu bir toplum olmanın değeri bilinmelidir. Geçmişte geceleri elektri~i olmayarı evle de, radyosu bulunmayan, ıs ı nması , konforu eksik, ulaşımı zor ülkemizde ya§ayan çoğumuzun, bugün 1950'1i yılların çocukluk dönemini arar hale gelmemesi gerekir. Kaldı ki; geli§en eknolojinin, büyüyen ekonominin nimetlerinden yararlanma nın toplumsaJ güven· duy ulmahdır. Bu ikilem, geçmi§e dönlik değer yargılarının yararını gösteri r. Türkiye, hukuk devleti olmanın gururunu, hukukun usul ve kurallan ile kaybetmektedir. 2007 Ye 2008 yıllannda Cumlıurba§kanlığı seçimlerindeki sorunlar. türban davası, siyasi otorite ile anayasal kurumların çekişınesi YÖK ve üniversite ili§kisi, toplumda geı i lim yaratmış. aydın sayılan insanlar arasında çelişkilere neden olmu§tur. Yazılı ve görsel medya da. ülkenin önde gelen insanlarını n farklı görüşleri. d'rençleri. ka gaları ülkemiz içan inanılmaz boyutlarda stresi ve toplumsal zaaflan sergilemi§tir. Bel~i bu ortam bizler için olağan bir gelişim olarak de~erl end iril ebilinse de politikaolann yakla§fmlan, huku çuların )'Orumları. m~anın tutumu, bab ül~elerinde çok farldı ve ilkel sayıl mahdır. ~urası muhakkak ki, 38 yıldır Avrupa standartianna uymayan sosyal, hukuksal, yönetimsel m evzuatımız ve yürürliikteki standartlarımız değişmediği sürece, soruntarımızın çözümü zorla şacaktır. Bunun daha korkunç sonucu, toplumu oluştu an bireylerin standarttara uyumundalu guçliiıder olacaktıı. Tesisat Dergisi Sayı 147- Mart 2008 19
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=