Tesisat Dergisi 137. Sayı (Mayıs 2007)

SÖYLEŞi ğuşturulmosıyla gizli tsıdan yorarlanılmak üzere sistemlere yoğuşturucu ünite/erin cntegrasyonu, kazanlarda ısı geri kazanım yönterrl6ri konusunda ilk akla gelen pratik ~özi.imler olarak görülmektedir. Klima Sektöreinde Isı Geri Kazanım Potansiyeli Konutlarda kullanılan kalorifer sisfemlerinde de ciddi enerii tasarrufu potansiyeli bulunmaktadır. Konut bazında enerji ttiketiminin ölçülmesi, radyotörlerde fermostatik vanoların kullanılması, su deJ:isinin ihtiyaca göre frekans konvertör/ii pompalarla deği§ken olarak sağlanmost ve pompalama giderlerinin düşürülmesi, ısıtmanın oda bazında kontrol edilmesi gelişmiş ülkelerde çok yaygın kullanılan yöntemlerdir. Son yıllarda ülkemizde büyük bir gelişme gösteren klima sektöründe büyük ölçüde ısı geri kazanım potansiyeli bulunmakta, egzoz havası ile taze havanın ısılt/dtğt, taze hova miktarının insan sayısına ve kirlslici oranına bağlı olarak sürekli değiştirilebildiği iç hava kalite kontrollü, iç konfor şartianna uyumlu değişken hava debi/i frekans konvertörlü klima sistemleri ve buna paralel olarak bina otomasyonu üzerinde durulması gereken önemli tasanm ve uygulama kriterleri olarak değerlendirilme/dedir. Kullanmakta olduğu onsrjinin büyük bir bölümünü ithal etmekte olan ülkemizin, genel eneıji tüketimi içerisinde, yapı s ktöründeki ısılma ve sogutma sistemlerinin payı yüzde 35 olmakta, endüstriyel tesislerde proses maksadıyla kullanılan buhar; kızgın su gibi sıcak ve soğuk her türlü akışkan da düşünüldüğünde, yüzde 38 lesisat Dergisi Say ı 137 - Mayıs 2007 60 mertebelerine ulaşan bir değerle lesisaf sektörünün konumu çarpıcı bir şekilde görülmektedir. Bu nedenle lesisat sektöründe inanç, bilinç ve biraz da kararlı mücad Ic ilc sağlanacak enerji ekonomisi ülkemiz genelinde ciddi kazanımlar yaratacaktır. Örnek olarak, Fransa 7 973 pet· rol krizini takip ttdon 20 yıl içerisinde, yaşam standartlanndan ve konforvndan ödün vermeden, enerj;yi aklict kullanarak petrole olan ihtiyacını yan yanya aza/tabi/miştir. Benzer şekilde 2006 yılı itibariyle Oanimarka1da kojsnerasyon destekli atık ısıyla merkezi ısıtma ülke genelinde yüzde 52'ye, elektrik üretiminde rüzgarın payı yüzde 30'a ulaşmı t1r. Ki i başına milli geliri 30 bin avro/yıl olan bu ülkede insanın kombi veya kazan kullanma gibi bir özgürlüğü bulunmamakta, şehir ısılması kullanımı mecburidir. Adi Önlem Alınmalı Avrupa ülkelerinde hidrolik, kömür, nükleer ve rüzgara dayalt ucuz elekt· rik snor;;si soyssinds yükssk V6rimli ısı pompalan teşvik edilmekte, güneş enerjisi ve biyodizel kullantml özen· dirilmekte, bitkisel atıklardan ürelifmiş yakıtlar ile bunlann yakılabildigi kazonlar geliştirilmekte, elektrik/e çalı an akümülatörli.i otomobil/or yaygınlaşmakto, dolayısıyla, petrolsüz hatta doğalgazsiz bir yaşama doğru hızla yol alınmaktadır. Ülkomizdo ise elektrik üretiminin yüzdo 40 gibi yüksek bir oranınm doğalgaza dayand1ğ1, doğru uygulanan kojenerasyon uygulomasının yok denecek kadar az olduğu elektrik santrallorinds lermik vsrimin yüzde 3540 düzeyinde olduğu acı bir gerçektir. Doğalgaz/o ısıtmanın ülke ~pında h1zla yayıld1ğı, elektrik üretiminde hidrolik ve kömüri.in payımn giderek azaldığı, rüzgarın ise sembolik mertcbel rde kullanıldiğı düşünüldüğünde durumun ne kadar ciddi olduğu ve çok acil önlemler alınmost gersktiği aç1kça görülmoktedir. Bugün ülkemizde birim üretim başına kullanılan enerji AB ortalamasınm iki, Japonya'nın dört kat1dır. Ayrrca enerji tüketiminin ekonomik (ekonomiye getirdiği yük), politik (dişa bağ1mlılık) ve çevresel (küresel ısınmo, çevre kirliliği, kaynakların tükenmesi vb.) etkileri bulunmaktadır. Bütün bunlar i.izerinde düşüni.ilmesi gereken çok önemli husus/ardır. Ekonomik olanda gelişmiş ülkelerden geri kalmamak, enerii temininde ül· komizi J:iran önce d, a bağimlı olmaktan kurlarmak ve sımrlı eneıji kaynaklarımıZI rasyonel ve akılcı kullanmak i in büyi.ik bir sorumluluk anlayışla başlatılacak mücadelenin biz lesisaf mühendisforinin asli görevi, enetji ve çevre bağlamında, bizden sonraki kuşaklara bırakılacak daha temiz bir dünya için bir insan/tk borcu olarak dsğerlsndirilmskt6dir. Bu noktoda t;~kanlan Enerji Verimliliği Kanunu'nun konuya olumlu katkılar yapabileceğini umuyoruz. Ancak buradaki en önemli husus, her düzeydeki bilinç eksikliğinin giderilmesi, eğitim ve iyi niyeHir (çünkü; örneğin, sektörümuz i/s ilgili olan ve iyi niyetle çıkarılmış olan Kamu ihale Kanunu, Yap1 Denetim Yö· nelmoliği ve Yangın Yönetmeliği bilinç eksikliği ve kötü niyetten do/oy1 çtkarıftrken di.işünülen yarariart tam olarak sağlayamamJşlardır). Eğilim derken sade vatandaşın bilinç/endirilmesi, kaliteli ve bilinçli ara eleman ysti tirilmesı: mühsndislik düzsyinde Yapı Teknolojisi Uzmanları yetiştirilmesi gerekmektedir. " [f::ı

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=