Tesisat Dergisi 131. Sayı (Kasım 2006)

"' o o N 'iii ·e, Q) C - "' vı 'iii ~ .. .. .. GORUNUM ► Bülent Ec:evlt Elli yıl boyunca Türk siyasetinde önemli bir yeri olan eski başbakan Bülent Ecevit'i kaybettik. Şai r, yazar, gazeteci Ecevit'in en büyük özelliği kendine güveni, cesur ve dürüst oluşudur. Türk solunun bayraktarlığını yapmış Ecevit'in geçmişi, CHP'de İnönü ile mücadelesi, CHP Başkanı seçilmesi, seçimlerde yüzde 42 reyle iktidara gelmesi, Kıbrıs Harekatı ile Karaoğlan lakabını kazanması gibi kimseye nasip olmayan başarılarla doludur. Çevresinden hiçbir kimseye eş, dost, akraba ilişkisi ile arka çıkmayan; partisinde hiç bir yandaşı zengin etmeyen Ecevit'in başarı ları , eksik ve kusurlarını bastırmış, siyasi hayatında hiç abartı lmamış bir sevgi ve saygınlık kazanmıştır. Ecevit'i Çalışma Bakanı iken tanıdım. Memuriyet hayatımda ilk takdirnamem onun imzasını taşır, hep övünürüm. Mavi gömleği , lacivert elbisesi mütevazi kişil i kli vakur görünüşü kendisinin saygınlığını artırmıştır. Veciz Türkçesi, özgün ifadesinin yanı sıra en güzel yabancı dil konuşan Türk Başbakanı olması, ülkenin en mütevazi, en fakir, en mert politikacısı olarak üstün değerleri zaman zaman çevresinin politik başarısızlığı, kıskançlığı ile engellenmiştir. Buna karşın tek başına ayakta dimdik kalmış bir lider sayılır. Türk tarihi, günah ve sevapları ile Menderes, Demirel, Turgut Özal gibi liberallerle övünecek, İnönü, Ecevit gibi devletçi Türk büyükleri ile onur duyacaktır. Kendisine Allah'tan rahmet, halkımıza başsağlığı dileriz. Ruhu şadolsun. 18 Celal OKUTAN ► Cumhuriyet ve Demokrasi Emre Kongar ile Mehmet Barlas' ın TV'lerde farklı yorumları her konuda iki aydının yargılarını sergiliyor. Özellikle Cumhuriyet ve Demokrasi hakkında farklı görüşleri ilginç olup, demokrasinin türleri olduğunu ilk defa duyuyor ve şaşırıyoruz. Kanımızca Demokrasi de-Cumhuriyet te bilgi toplumlarının özgür yaşayabileceği kuralları içeren yönetim şekli olmalıdır. Bilgi toplumlarında ülkelerin demokrasi uygu lamala rı , Anayasa ış ığında önce toplumu örf-adet ve usuller ile yön lendirmiştir. Bu anlamda demokrasi hiç bir zaman oy çokluğu ile uygulanan bir rejim sayılmaz. Milleti temsil eden seçilmiş meclis ile seçimlerle iktidara gelen siyasi otoritenin kontÇevresinden hiçbir kimseye eş, dost, akraba ilişkisi ile arka çıkmayan; partisinde hiç bir yandaşı zengin etmeyen Ecevit'in başarıları, eksik ve kusurlarını bastırmış, siyasi hayatında, hiç abartılmamış bir sevgi ve saygınlık kazanmıştır. Kendisine Allahtan rahmet, _ halkımıza başsağlığı dileriz. Ruhu şadolsun. rolu, yılların gelişimi ile kurumsallaşmış bağımsız Anayasal kurumlar tarafından yapılmaktadır. Bir çok demokrasi uygulamalarında bu sistem çarpıtılmıştır. Çoğunluğu temsil etmeyen iktidarların yaptırımlarında oy çokluğu ile yasaların değiştirilmesinde özen gerekir. Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 1923'de kuru l muş, demokrasiye 27 yıl sonra 1950 seçimleri ile ulaşmıştır. Zaman zaman ihtilal ve askeri müdahalelerle inkitaya uğrayan demokrasimizde en büyük kusur halkın önder tutkusudur. Toplum; insan hakları ve eşitlik ilkelerini tam ben imsememiş, totaliter rejimlerde geçerli bir lider arayışına, güdümlü bir demokrasiye bağl ı kalmıştır. ATATÜRK'ün 'köylü milletin efendisidir', sözü de uygulamada bey ve beyefendi deyimleri ile ikinci plana itilmiştir. Ayrıca kişilerde efendi, bey sıfatlarına kendilerini hazırlamış sayılmazlar. Hemen hemen bütün bireyler eş-dost ve bir hami arayışı içinde çevresinde saygınlık arayışına girmiştir. Üzücü yönü Emre Kongar ile Mehmet Barlas'da görüldüğü gibi bir çok aydın fikirlerin birbirinden zıt görünüm taşımasıd ı r. Kendi fikirleri ile hiç bir zaman bir araya gelemeyecekleri anlaşılan bu ikilinin hazırlanmış bir senaryo içinde TV ekran l arında yer alması, bizlere karşıt fikirlerdeki doğru ve yanlış l arı göstermesi yönünden faydalı olmaktadır. Benzer tarzda seçimler öncesi parti liderlerinin de konularda abartmadan ve dozu kaçmadan tartışmaları yararlı olabilir düşüncesindeyiz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=