Tesisat Dergisi 130. Sayı (Ekim 2006)

_____.......-......se-ktörel forum-.. -' '"L "iii ·e .. o ►► Baycan Sunaç Bence bu konu sadece tasarım ko misyonuyla ilgili değil. Bu konu için yeni bir komisyon oluşturulması gerektiği düşüncesindeyim. Bu komisyonun içinde tasarımcı, mü teahhit, malzeme temin edenlerden temsilcilerin bulunması gerektiğini düşünüyorum. Biz tasarımcılar, validasyon ko nusunda oldukça sıkıntı çekiyoruz. En son bir ilaç fabrikasında epey sıkıntı çektik ve gerçekten çok şey öğrendik. Birde sigorta konusu var. Ülkemizde tasarım sigortalanması konusunda bildiğim bir örnek yok, ancakABD'de bildiğim birkaç örnek var. Bunlardan birinde, geçmişte Miami'de yapılan bir otelde kısa sü rede oluşan küf ve mantarların, bir tasarım hatası olarak, şartlandırıl mamış havanın kontrolsüz bir şekilde binaya girmesinin sonucu mE:lydana geldiği saptanmıştı. Bunun üzerine mal sahibi öncelikle müteahhide, daha sonra da tasarımcıya, kayıplarının tazmin edilmesi için 93 milyon dolar tutarında bir tazminat davası açmıştı. Sigortanın bir eksperi olması lazım. ►►► Selçuk Ercan Aksi halde bu nasıl değerlendi- rilecek? Hatta bir hasar iddiası or- Kullanıcı istekleri belirlendikten sontaya çıktığı zaman, bunun nereden kaynaklandığı büyük problem oluyor. Bu noktada bildiğiniz örnekler var mı? Pratikte sigorta işleyişi nasıl oluyor? ►► Tayfur Cinemre Baycan Sunaç'ın bu önerisine ben de katılıyorum. TTMD içinde bir GMP komisyonu kurulabilir. Çünkü bu konu yalnızca ilaç ve gıda sektöründe değil, yakında diğer sek törlerde de karşımıza çıkmaya başlayacak. Sigorta konusunda bilgili ve yeterli uzmanların olması çok önemli. Ülkemizde sigortacılar bir binayı sigortalarken, yangın söndürme sprinklerlerinin olup olmadığına bile yeni yeni bakmaya başladılar. Bunun ayırımını tam olarak yapa mıyorlar, çünkü bu konuda bilgili değiller. Fakat bu sigorta konusu dünyada yavaş yavaş oturmaya başladı . 32 ra tasarıma kadar giden bir yol var. İşi her bir aşamada detaylandırıyoruz. Önce işlevolarak, daha son ra nasıl monte edileceği ve performansının nasıl test edileceğini gö rüyoruz. Validasyonun en önemli özelliği; da ha tasarım aşamasındayken yapılabilecek her şeyin ölçülebilir hale getirilmesidir. Tabii ki her şeyi görmek mümkün değildir. Diyelim ki bir şeyi gözümüzden kaçırdık, 4 yıl sonra yangın çıktı yadafarklı birşey oldu. Bunu da şu şekilde belirleyebiliriz: İyi otomatikleştirilmiş üre tim sisteminin bir özelliği var. Bilindiği gibi bina otomasyon sistemleri binlerce veriyi yıllarca kaydedebiliyor. Yapılacak tek şey, kayıtlardan "kullanıcılar neler yaptı" bilgilerine doğru gidip suçluyu bulmak. Zaman içinde bunun kimin hatası olduğu ortaya çıkacaktır. Yani her şey tama men ölçülebilir hale getiriliyor. Tasarım sigortası tabii ki ayrı bir şeydir ve Türkiye'de de olması gerekir. 160 milyonluk bir tasarım yapıyorsunuz, bina yıkılsa hiçbir so rumluluğunuz yoksa burada birterslik var demektir. ►►► Emre Özmen GMP, GAMP'den sonrayeni bir kav ram daha çıktı: GDP. Bu bizim en son iş yaptığımız bir ilaç fabrika sında depo izlenim sistemiydi. Depoda ürünlerin stabilite göster gesi var. İlaçta kullandıkları hammaddeyi sakladıkları sıcaklığa göre ürünün ömrü değişiyor ve bunu kayıt altına almaları gerekiyor. Eğer kayıt lar uygun değilse, o ürünleri dağıt- . mamanız ya da toplatmanız gere kiyor. Bu da işin başka bir boyutu. ►►► Tayfur Cinemre Gerçekten doğru söylüyorsunuz. 1992 yılında gerçekleştirdiğimiz Glaxo ilaç firmasının İngiltere'deki fabrikasını ziyaretimizde bizi bir depoya götürmüşlerdi ve deponun içinde çeşitli yerlere dağıtılmış yaklaşık 1 00 tane sıcaklık sensörü vardı. Ben bu sensörlerin çokluğunun nedenini sormuştum. Herköşeye birersensör konulsa, oradan toplanan bilgilerin santrali kontrol etmek için yeterli olup olmadığını sordum ve aldığım cevap şu oldu: "Biz buradan dünyanın her tarafına ilaç gönderi yoruz. Her ilacın arkasında bir veri bankası var. Her kutu ilacın imalat tan çıktıktan sonra hangi rafta, ne kadar süreyle tutulduğu belli. İşte o rafta kaldığı süre içinde hangi sıcaklıklarda tutulduğunun belgelendiril mesi için bu kadar çok sensöre ihtiyacımız var". Biz bu durumu ilgiyle izlemiştik. O zamanlarTürkiye'deki ilaç sanayi bu aşamaya gelmemişti, ama giderek

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=