Tesisat Dergisi 130. Sayı (Ekim 2006)

E :w;; o M ... •• •• •• GORUNUM Celal OKUTAN ► Nobel Ödülü/Sözde cak tutmaktadı r. Batı nı n gelişmiş Ermeni Soykırımı ülkelerinde her vesile ile Türkleri aşağılayıcı , Türk devletini dışlayı cı politik 12 Ekim 2006 tarihinde ilk kez bir ve sosyal yaptırı mlarla karşılaşılmakTürkün, Nobel Ödülü kazanması biz- tadır. Dünya tarihinde soykırı mda ilk leri onurlandı rmış, Türkiye olarak uzun kez tescilli ülke olan Almanya; soykı- yıllar bu tür bir ödülü kazanmamam,- rım listesinde benzer ülke arayı şı nda zın burukluğunu silmiştir. Orhan Pa- olup, ülkemizi listeye sokma çabamuk, kitap ve romanları ile 25 yıldır sındadır. Fransa, İtalya, Avusturya gibi hepimizin okuduğu, ülke kimliğini, her yıl karşılaştıkları ekonomik ve kültürünü, örf ve adetlerini sergileyen, sosyal sorunlar ile sı kıntı çeken ülkedemokrasi ortamında kişiliğini koru- ler Türkiye'yi devamlı kı skanmakta ve yan bir yazarımı zdır. Kendisini tebrik dı şlamaya çalışmaktadı r. Ayrıca Hol- ederiz. Aynı gün Fransa Parlementosu'nun sözde Ermeni soykı rı mı hakkındaki Fransa-Türkiye ilişkisini zedeleyen, Fransa gibi özgür bir devlete yakı mayan utanç verici yasanı n onaylan şması talihsiz bir raslantı olmuştur. Ancak bu tasarı ile Nobel Ödülü arası nda bizi endişelendiren i lişkiler mevcuttur. Özellikle Fransı z ve E nilerin Nobel Ödülü'ne bizlerdenrmçoek sevinmesi, bu başarı da perde arkası politik oyunları gündeme g tedir. etirmekÖzellikle Orhan Pamuk'un "bu ülkede bir mi lyon Ermeni, otuz bin Kürt öldürülmüş" şeklindeki talih natı ve onun sonundaki ulusa sl ivze b u ely u a slararası yaptı rımlar, bu endişeleri sı18 i1l2k Ek ekzi mb i r2 0T0ü6r ktüanr i, h i n d e Nb i zolbeerli Öo nduürl ül a nkda ızramnımş , a s ı yTı ül lrakri ybeu ot ül arr ba ikr uö zduünl ü kb ua rzuaknlıunğaumnaumsıizlımn i ş t i r. k d O e e r n m h d a o i n k h r P a ü s r a i m d o u ü r k t ş a ü mncınedsiayle f bT i e k ü y i r r a k l n i e y l r a e r ' ü y d r e a e t kma er sş eı t, kbeunl udnisminaes abyudı a c a b a dbüüyş üünk möedkülgveerreikliirr. miydi, t .......a landa, Danimarka ve İsveç'in onlardan hiç farkı olmamakta, bu küçük ülkeler her alanda bizleri hı bası na girmiş bulunmaktrapdaıl ra. mBaü tçüan bunlar; Avrupa ülkelerinin Osmanlı döneminden bugüne kadar olan süreç içindeki kuyruk acılarıdı r. Özellikle Osmanlı döneminde doğu ve batıda Osmanlı eyaleti ol nistan, Bulgaristan, Romanyaa,nSYuurinyae, Irak gibi ülkelerin uğraşıları , hı ristiyanmüslüman çatı şmasından doğan, papalık tarafından körüklenen komp- , lekslerden kaynaklanmaktadır. Son yıllarda bu tür davranı şları n öncülüğünü yapan Fransa'nı n Türkiye ile politik, sosyal, ekonomik il celenirse, Fransı zların söz üi şnkei l egr ü i v i e nnilmez bir toplum olduğu, daima kendi menfaatlerini gözettiği, çı karları rultusunda ikili oynadığı kolaycadoağn­ laşılı r. Hataları nda gönül alma yö temleri çok farklı olan bu ülkenin, eko n­ nomik koşullarda politik dö kın bir zamanda görülecekt n ir e . kliği yaÖnemli olan, bu tür sorunlarda ül mizin sakin olması, yaptı rı mlara ka k r e şı fevri olmaması ve acele, önüne g mez olaylara sebebiyet vermem e e ç s il i ­ dir. Çünkü ilişkilerin tekrar düzene gir mesiyle hiç unutmamak gerekir ki; Fransa zeytin yağı gibi üste çı kabilir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=