konvansiyonel kombiler yasaklandı. Yasaklanan ülkeler toplam pazarın yüzde 20'sini oluşturuyor. En büyük pazar olan İngiltere'de yılda 1.1 milyon kombi satılıyor. Almanya'da 500 bin, Hollanda da 300 bin satış yapılıyor. "Küreselleşmek ic;in de Teknolojiyi Kullanmak Gerekiyor" Yoğuşmal ı kombinin Türkiye'deki pazar payı yüzde 2-3. Avrupa'da bu oran yüzde 20-25 seviyelerinde. Ülkemizde yoğuşmalı kombinin yaygın olmamasının nedeni bizde kuralların henüz oturmamış olması. Fransa'da devlet yoğuşmalı cihaz alanlara teşvik veriyor. Yoğuşmalı cihaz aldığınızda bedelini gelir verginizden düşebiliyorsunuz. Bu teşvikin nedeni ise, yoğuşmal ı cihazlar konvansiyonellere göre yüzde 20 daha verimli. Bu havaya daha az atık gaz vermek, daha az gaz yakmak demek. Atılan atık gazların da emisyonu çok düşük. Türkiye'de doğalgazın tamamının ithal edildiği düşünülürse, bu ülkeye ciddi katkılar sağlayacak bir husustur. Küreselleşmek, küreselleşmek için de teknolojiyi kullanmak gerekiyor. Biz bu amaçla yola çıktık. 2002'de ilk kombiyi üretmek üzere Ar-Ge çalışmalarını başlattığımızda yaptığımız proje sadece konvansiyonel kombi değil, önce konvansiyonel arkasından da yoğuşmalı kombi ve türevleriydi. Dolayısıyla biz ilk adımı 2004 Nisan'ı nda tamamladık. 3 model konvansiyonel kombimizi piyasaya çıkardık. Ondan sonra da yoğuşmal ı kombi çalışmalarımıza başladık. Yılbaşından sonra çalışmalarımız hızlandı. Prototiplerini yaptık, belgelendirmelerini tamamlad_ık, test işlemleri bitti, kalıpları tamamlandı. 31 Ağustos'tan itibaren de üretime başlandı. Kendimizi kombi pazarında yerel oyuncu olarak değil, global oyuncu olacak şekilde uyarladık. Kendimize ona göre hedef koymuştuk ve ona göre ilerliyoruz. Diğer ülkelerden önce bizim bu teknolojiyi kullanmamız gerekiyor. Geçtiğimiz yıl evsel kullanımda gaz tüketimi yaklaşık 5.5 milyar metreküptü. Bunu yüzde 20 tasarruf edersek, aynı ısıyı alarak 1.1 milyar metreküp az gaz kullanmış olacağız. Bunu doğalgaz fiyatıyla çarptığınız zaman Türk ekonomisine katkısını düşünün. Dolayısıyla yoğuşmalı cihazlar hem teknolojinin kullanılması açısından, hem refahı artırma açısından, hem de çevreyi çok daha az kirletmesi açısından çok faydalıdır. Türkiye'de buna mutlaka belirli bir zaman sonra geçecektir. Bunun zorunlu hale getirilmesi Avrupa'da en fazla 5 seneyi alır, Türkiye' de ise 8-10 seneyi bulur. "TÜBİTAK ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı Tarafından Kombi Konusunda Desteklenen İlk Ar-Ge Projesi: Confeo Premix" Confeo Premix yoğuşmalı kombiyi üretmemizin iki amacı v~r: Biri elbette yurt içinde satmak. Ama, buradaki satış oranları yüzdesel olarak baktığınızda çok az. Biz bir misyon yüklenerek yoğuşmal ı kombinin yararlarını seminerlerle, basınla, reklamlarla Türk halkına anlatmaya gayret edeceğiz ve onları daha verimli bir cihaz kullanmaya teşvik edeceğiz. Yatırımın ikinci amacı da gittikçe pazarı büyüyen Avrupa'da yoğuşmalı kombi pazarında ciddi bir oyuncu olabilmek. Başlangıçta ilk yaptığımız kombiler 24 ve 30 kW'.lık. İlerleyen yıllarda da, altta ve yanda boylerli, duvar tipi kazan şeklinde de kullanılabilecek değişik modellerini yapıp geniş bir ürün gamıyla doğalgaz kullanılan tüm ülkelerde markalı ürünler arasında yer almak istiyoruz. Şu anda az miktarda ihracatımız var, bunun nedeni de sadece markalı ürünler arasında yer almamız. Kendi markamızla pazarlarda yer almak istediğimiz için o pazarlara girmek biraz ağır oluyor. Kapasitemizi en iyi şekilde kullanmaya çalışıyoruz. Bunu yaptığımız zaman maliyetlerimizi de düşürmüş olacağız. Bu sayede de iç pazara daha uygun fiyatla ürünler sunabileceğiz. Şu anda da geçmiş yıllara göre çok daha uygun fiyatla mamul verebiliyoruz. Tabi bu bizim ihracat şansımızı da artırıyor. Bu konudaki çalışmaları m ız devam edecek. Ar-Ge faaliyetlerimiz sürüyor. Bizim kombi projemiz TÜBİTAK ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı'ndan (TTGV) kombi konusunda desteklenen ilk Ar-Ge projesi. Dolayısıyla kombimizle ilgili tüm haklar patentler bize ait. Avrupa'da çıkan bir teknolojiyi, onlardan know-how almadan Türkiye'ye getirdik. Kendi kombi teknolojimizi üretir hale geldik. Gelişmekte olan ülkelerde insanlar mal veya hizmet satın alırken fiyatı düşük olana bakıyor. Esas maliyet satın alma maliyeti ve işletme maliyetinin toplamıdır. Türk tüketicisinde de yavaş yavaş bu mantığı işlemeye başladık. Örneğin, eskiden herkes otomobilini tamirciye götürürken şimdi bakım için düzenli olarak servise götürüyorlar. Otomobilde bu anlayış oturdu. insanlar biliyorlar ki bakımını yaptırmazlarsa aracın ömrü kısalıyor. Bu bilinci tüketicide yerleştirmek gerekiyor. Kombi alırken tüketicilere kendileri için makul bir sürede verdikleri parayı geri alacaklarını onlara ispat edebildiğiniz takdirde tüketici de uygun cihazı seçecektir. Doğalgaz İstanbul ve Ankara'ya ilk geldiğinde bireysel kullanımın yüzde 40'ı doğalgaz sobasıydı. Şu anda doğalgaz sobası hemen hemen hiç satılmıyor. Doğalgaz sobasıyla kombi arasında yüzde 100-150 fark var. Ama insanlar, "doğalgaz sobasıyla bir mekanı ısıtacağıma, kendimi zorlarım bir kere yatırım yapar, tüm evi ısıtacak cihaz alırım" dediler. insanlar yavaş yavaş bu mantığa erişti. Bunu anlatmak 135
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=