Tesisat Dergisi 112. Sayı (Nisan 2005)

"' o o N C: .. ., z sürecinde, konuyla ilgili çalışmalarda uzman mühendislerimizle onlara yardımcı olabileceğimizi bildirdik. Sanırım bu alanda en iyi katkıyı yapabilecek kuruluş TTMD'dir. Çünkü derneğimizde bu birikim ve deneyim var. Ben 25 yıldır bir uygulama firmasındayım. Her binada yaşadığımız yeni sistemler, bu sistemlere bağlı hatalarımız, bunları nasıl çözdüğümüz gibi konular sektör için kazanç sayılmal ıdır. 'Forumlar artmalı' Yılda en az iki kez, sektörü konuşabileceğimiz forumlar düzenlemek istiyoruz. Tabii burada en büyük kaynağımız medya ve teknik yayın kuruluşlarıdır. Bir tanesini istanbul'da, diğerini Ankara'da düzenlemeyi düşündüğümüz bu forumlar ile, sektörümüzü bir araya getirip, basınıyla, tasarımcısıyla, uygulamacısıyla, pazarlamacısıyla, imalatçısıyla, işletmecisiyle, sektörü tartışmayı, sektörü daha çok büyütmeyi amaçlıyoruz. Ortada bir pasta var. Pastayı ne kadar büyütürseniz o kadar iyi dilimlersiniz. Pastayı büyüttüğünüzde bu öncelikle sektöre, sonra da sektöre bağlı kuruluşlara ve çalışanlara yansır. Şu anda, yükselen bir hareket var. Ben hala bunun kısa sürede sektöre yansımasını bekliyorum. Tasarım bürolarında bazı projeler görülüyor. Ancak bunların inşaat, tasarım, sonra tekrar teşi'sata yaınsıması çerçevesinde 2005 yılının da çok parlak gözüktüğünü söyleyemem. 2001 krizi ortaya çıktıktan sonra, biz asıl krizi 2002, 2003 yı llarında yaşamaya başladık. 2001 krizi ilk olarak inşaat sektöründe hissedilirken; tesisat bunu 2 sene sonra yaşamaya başladı. Şimdi inşaat sektöründe bir hareket var, ama tesisat sektörüne yansıması en az bir iki seneyi bulur. Bizim sektöre verebileceğimiz en önemli şey, rekabetçi olmak, masrafları bir yere çekebilmek ve genel giderleri düşürmektir. Dünya da bu yola gidiyor. Pastayı doğru dilimleyip tasarımıyla, imalatıyla, uygulamasıyla birlikte işi kazanmak gerekir.__ 102 2005 yılında da sektörümüze yurt dışında iş aramayı hedefliyoruz. Bir sürü ülkede inşaat yatırımları var. Fakat oralarda da ciddi rekabet söz konusudur. Avrupa'da da büyük işsizlik olmasından ötürü Avrupalı firmalar bazen, çok düşük fiyatlar verebiliyor ve siz de orada rekabet edememe durumunda kalıyorsunuz. Bizim sektör verebileceğimiz en önemli şey, re betçi olmak, masrafları bir yere çek bilmek ve genel giderleri düşürmekti Dünya da bu yola gidiyor. Pa~ dou-::c_ ....._ ru dilimleyip tasarımıyla, • - a, uygulamasıyla birlikte işi kazanmak gerekir. Birlikte hareket edilmelidir, Bizim işler fonksiyoneldir. Yani ben de kendime bir ev alırken, gidip suyuna veya ısıtmasına bakmadım. Ne zaman ki gece, yukarıdaki rezervuarın butonuna basıp pis su borusundan ses geldiğini duyduysam, işte o zaman kendime sinirlendim. Kışın kontrolsüz bir ısıtmayla, oda sıcaklığının 20 °c olması gerekirken 25 °C'ye çıktığı ortamda terleyip hasta olduğunuz zaman sinirleniyorsunuz. Ne zaman ofisinizde kaliteli hava olmadığından, klima sisteminin gürültüsünden çalışamaz, tatilde oteldeki fancoil sesinden uyuyamazsanız, bir restorandaki havasızlıktan veya hava cereyanından , kötü kokudan rahatsız olursanız sinirlenirsiniz. Bunların hepsi lüks değil birer ihtiyaçtır. İşler baştan doğru yapılmazsa, daha pahal ıya çözüm bulursunuz. Yapılan işi düzeltmek çok daha zordur. Makina dairesindeki sorunu para verir ve düzeltirsiniz, ancak binada, asma tavan içinde hiçbir şeyi düzeltemezsiniz. çünkü yapacağımız projelerde vakit kaybetmenin anlamı yok. Ben klimada iyi olabilirim; biri tasarımda uzmandır, diğeri yangında. Bu bağlamda sektörde belki uzun vadeli ve hedef konulması gerekmektedir. Özellikle yurt dışı işlerde konsorsiyumlar yapılabilir, oralarda güç birliği sağ lanabil ir. Ülkemizde öncelikle yapı standartlarının hazırlanması gerekiyor. Sektörde standartların oluşması ve enerji verimliliği konusunda derneğimiz, bu işi bilenlerle çal ışmaya öncelik vermelidir. Çünkü, enerji tasarrufu konusu çok önemli. Biz dışa bağımlıyız ve belirli paralar bulmak için ödünler vermekteyiz. Öte yandan kendi kaynaklarımızı, kendi yasalarımızı ve kurallarımızı koyarsak, enerji tasarrufunda ciddi bir gelir elde ederiz. Çünkü sonuçta ülkemiz, kışın büyük bir ısınma, yazınsa soğutma enerjisi harcıyor. Bu konuda ciddi giderler var. Mesela ben bir otele gidiyorum. Otel yatırımcılarıyla konuştuğumda, otelin giderlerinde neredeyse birinci sırayı enerji alıyor. Giderlerin yüzde 40'ı enerjiden geliyor. Bunun da yüzde 30-40'1 klimadan, ısıtmadan, sıcak su kullanımından kaynaklanıyor. Burada yapacağınız yüzde 10 geri kazanım; ısı geri kazan ımı , sistemde iyileştirme, doğru bir sistemseçimi getirebilir. Bunların hepsi uzmanlık konusu ve bu alanda geniş bilgi sahibi olanlar bizim derneğimizin üyeleridir. Tabii, eğer biz yatırımcımızı , tüketiciyi bilinçlendirebilirsek, sektöre de yepyeni bir pazar açılacak, konusunu bilen uzman kişiler doğru iş yapacaklar. Deneyimli bilirkişiler doğru iş yaparsa, sektör hem sesini duyurabilecek hem de bir yere gelecektir. Geçtiğimiz günlerde Adana'ya gittim. Bir işveren bir ABD'liye iş yaptırmış. Bu kişi iyi ama projeyi konsept olarak dizayn ediyor, ancak sonuçta işin Türkiye'ye adapte olması lazım. Burada - Ülkemizde öncelikle yapı standartlannın hazırlanması gerekiyor. Sektörde standartların oluşması ve enerji verimliliği konusunda derneğimiz, bu işi bilenlerle çalışmaya öncelik vermelidir. Çünkü, enerji tasarrufu konusu çok önemli.- ~

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=