Tesisat Dergisi 100. Sayı (Nisan 2004)

... o o N C "' .!!! z o o � "' uı Ekolojik ve ekonomik sorumluluk arasındaki denge nasıl kurulabilir? Çevre Almaı1ya . koııusıt federal ·ıe Hgilı J\{akaıeıııtı ti.il ayında . e nol<:tafarı ı tan· 2002 yılının E, y f ı ırıdan 1<: esışm) Borın' daya Y'.� "�de yoğıın ı - tara ier ıcı orıı" Bakar! ı gı E ırnı.ınl<:tepa P e klima se deni ise, - ( c"'r - ıma v 1 rıe belgenın sonra, sogıt Tartışmatarıt ma programı masından başlamı ştır. l J'k[im J(orıı , e hatta eıı ıar uııısa k' V rıışırı a [" ve .. ıerıec e d " ııya ta protoko ıı "dıızerı " [an ve ıı Bı.ı J( yoto "re gelecekte abi[ecek o [maktadır. HFC Yasakları mı Yoksa Soğutkan Kullanımına Yönelik Enerii Verimliliği Yaklaşımı mı? esasına go d "yasaklan gıı · ıkaıılar o ı · a dıırıım a f[fC so ve k ım aş ırı ıtarıı lan soğııtına sıız çapında k ı ı b ı.ı soğı.ıtkanırı aıarda sor u n net olarak How to Balance Ecological Responsibility with Economic Responsibility? - [tııda, ygıııaın . . 0 rıısı.ı dogrı.ı . . li kin ı.ı .. ec egı s vr ııpa •~·klerırıe ı ş .. "ştiirıılırıeY ya 'ıııtı, A o" z te,_,. ı .. .. dorıı.ı Alınaıı da s d ..�iiştiirıılı.ıP dı r Ayrıc a a ıartınası Hf( Prohibitions Energy Efficiency Approach in Using Refrigerant o" kmakta • .. k başııı ortaya çı l<: _ bir çöziimıı te d çapında ı i/ir. ı 80'li yıllar . a korı ı.ısı.ı olab umıııı taınamııı aaliyeı[eriııııı enin yazan, dıı � ikl im kor u ma { ilde özetlemış Bıı ,rıakal ııda başlatıla nlaşı lır bır şe "a ilişkin ve diiııya çapı ıı itibareıı a . eki o ıırııın - ıı bir Yazaıı: Friedrich P Busch tarıgıcırıda . "Teknıkt ndır yogıt ktarı rı baŞ "rde bilınerı d ıızı.ııı zaına politik çar ve sektO de arkasın a korıoırıık ve (EPPE, Brüksel European Partnership for Energy and Environment (EPPE) Genel Müdürü, Brüksel) zaten per nıısıı oları e . şekitde_söz k � klık g etirmişt ır. işleyişı ne aç Giriş Ne zaman toprak yüzeyinin ısınması, deniz seviyesinin yükselmesi, buz dağlarının ve buzulların erimesi, yağış miktarları arasındaki büyük farklar, tropik siklonlardaki rüzgar hızları veya aşırı kurakl ık dönemleri, seller gibi hava şartları ile ilgili aşırı olaylardan veya iklimsel değişikliklerden bahsedildiğinde, bunların sebebi olarak küresel iklim değişikliği gösterilmektedir. Bu fenomenlerin gerçek nedenleri tam olarak bilinmese de, insanların ve faaliyetlerinin iklim üzerindeki etkileri tartışılmazdır. Tüm bunlara başlıca sebebiyet veren faktör ise, fosil yakıtların kullanılması ile meydana gelen karbondioksit emisyonudur. Bu endişeler nedeniyle 1992 yılında "United Nations Framework Convention on Climate Change- BM İklim Değişikliği Çerçeve Çeviren: Korhan Küçümen Kayııak: Die Kalte & Klimatechnik, 6/2003 Antlaşması" (Rio Antlaşması olarak da anılıyor) üzerinde anlaşma sağlanmış ve geçen süre içerisinde 186 ülke tarafından imzalanmıştır. Antlaşmanın hedefi ise, atmosferdeki sera gazları nın küresel iklimi tehdit edemeyeceği bir düzeyde tutulması olmuştur. Sera gazları emisyonlarını sınırlı ölçülerde tutabilmek için, tüm taraflardan ulusal bir program geliştirmeleri talep edilmiştir. Sanayi ağırlıklı faaliyet gösteren ülkelerden, ülkelerindeki emisyonu 2000 yılına kadar 1990 yılında mevcut olan emisyon oranı nda dondurmaları ve/veya geri çekmeleri istenmiştir. Kalkınmakta olan ülkelere ise, programlarını gerçekleştirebilmeleri için maddi kaynakların sunulması öngörülmüştür. Bunun yanı sıra, iklimin korunması ve iklimsel etkiler ile ilgili geleceğe yönelik ortaklaşa yürütülecek bir araştırma programı için işbirliğinin yapılması kararlaştırılmıştır. Rio Antlaşması yeterli görülmediğinden, 1995 yılında Berlin'de "1. Taraflar Konferansı (Conference of Parties)" toplanmış (geçen zaman içerisinde 8. Taraflar Konferansı gerçekleştirilmiştir) ve Berlin Önlemleri çerçevesinde 2000 yılı sonrası tedbirler planlanmıştır. 2. Taraflar Konferansı, Cenevre'de gerçekleştirilmiş ve bunu 1997 yılının Aralı k ayında Kyoto'da uzun ve zorlu müzakerelerle gerçekleştirilen 3. Taraflar Konferansı izlemiştir. Protokol, sanayi ülkelerinden 2008 ile 201 2 yılları arasında antropojen sera gazları emisyonlarını 1990 yılı bazında % 5 kadar azaltmalarını talep etmektedir. Burada, ülkelere özgü şartlar çok farklıdır. Avustralya ve İzlanda, sera gazları emisyonları açısından %10'luk bir artış gösterme payına sahiptir. Rusya ve Ukrayna % 0'da kalmakta, Japonya %6 , ABD % 7 ve AB toplam

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=