Tesisat Dergisi 286. Sayı (Ekim 2019)
22 Tesisat / Ekim 2019 tesisat.com.tr GEÇMİŞTEN GELECEĞE Dr. Celalettin Çelik Viessmann Türkiye Genel Müdürü 25 YILLIK SERÜVEN… V iessmann Türkiye bu yıl 25. kuru- luş yıl dönümünü kutluyor. Bu yazıda şirketimizin 25 yıllık serü- venini sektörümüzün de tanıklık ettiği önemli kilometre taşlarıyla birlikte ele almaya çalışacağım. Bilindiği gibi 1980’li yıllardan itiba- ren, ithalatın serbestleşmesi ile birlikte ülkemize yurt dışından cihaz ve ekip- man girişi artış göstermiş, beraberinde yeni ürün ve teknolojilere talep artmaya başlamıştı. Yüksek seviyelere ulaşan hava kirliliğine karşı 80’li yılların sonuna doğru ithal edilmeye başlanan doğalgaz, 90’lı yılların başından itibaren öncelikle Ankara ve İstanbul olmak üzere Bursa, Eskişehir ve İzmit gibi birkaç ilde kullanıl- maya başlanmıştı. Bu yıllar aynı zamanda liberalleşme sürecine giren Türkiye eko- nomisinin yurt dışına açılmaya çalıştığı döneme karşılık gelmekteydi. Bunun sonucu olarak inşaat şirketlerimiz ve mekanik firmalar yurt dışında projeler kazanmaya başlamış, buna paralel olarak uluslararası firmalar da ülkemize yatırım yapma sürecine girmişlerdi. Viessmann da 1994 yılında Türkiye’ye gelerek ülke- mizde yatırım yapan uluslararası şirketler kervanına katılmıştı. Daha sonra aktif olarak çalıştığımız DOSİDER, TTMD ve İSKİD gibi önemli sektörel derneklerin kuruluşu da bu dönemde gerçekleşmişti. Gerek hava kirliliği ile mücadele noktasında, gerekse de sunduğu konforlu ve verimli işletme imkanları nedeniyle doğalgaz sektör için büyük bir fırsat olarak görülmekteydi. Bu yeni iş kolunda kendi teknolojilerini tanıtmak ve gelişecek pazarda güçlü bir pozisyon elde edebilmek için firmalar yarış halinde seminerler, ürün tanıtım programları düzenliyor, peş peşe çok sayıda fuar organize ediliyordu. Fuarlara çok sayıda meraklı tüketici, apartman yöneticisi, bu yeni iş kolunda çalış- mayı hedefleyenler, bayi adayları ve ilgili profesyoneller geliyordu. Esasen doğalgazla tanıştığımız ilk yıllarda sek- törümüzde ciddi bir bilgi karmaşası da yaşanmaktaydı. Örneğin döküm kazan/ çelik kazan, atmosferik brülörlü kazan- üfleme brülörlü kazan tartışmaları vardı; hatta düşük verimli ve yüksek kapasiteli atmosferik döküm kazanlar en doğru teknoloji olarak pazara sunuluyordu. İler- leyen süreçte kombi teknolojisinin ve pazarının gelişmesiyle merkezi sistem/ bireysel sistem tartışması ön plana çıktı. Viessmann, sahip olduğu kurumsal kültürün bir yansıması olarak gerek sis- tem seçiminde gerekse de cihaz seçi- minde mevcut teknolojilerin artı ve eksi- lerini objektif bir şekilde ortaya koyarak tüketicinin ihtiyacına en uygun çözümü sunmayı ilke edindi. Henüz 90’lı yıllarda başta güneş enerjisi olmak üzere yenilenebilir enerji- nin önemi, yoğuşma teknolojisinin avan- tajları, ısı pompalarıyla sistem çözümleri Viessmann’ın gündemindeydi. Bu tutarlı duruşun Viessmann’ın sahip olduğu yük- sek marka imajında çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Sektörümüz için çok önemli gelişme- lerden birinin de derneklerin ortak kararı ile 1997yılından itibaren ISK SODEX fuarı çatısı altında birleşme olduğunun altını çizmek gerekir. Böylece sektörün dina- mizmini yansıtacak şekilde Avrupa’daki en büyük fuarlardan biri her 2 yılda bir İstanbul’da organize edilmeye başlandı. Doğalgaz ile daha çevreci ve verimli yakma sistemleriyle tanışan sektörü- müz, yaygınlaşmaya başlayan yüksek yapılarla daha komplike sistem prob- lemleriyle karşılaştı. Bu dönemde geniş kapasite aralıklarına ve yüksek basınç sınıflarına sahip düşük sıcaklık ve yoğuş- malı kazan teknolojilerimiz, geniş ürün gamımız, bina otomasyon sistemleri ile iletişim kurabilen programlanabilir kontrol panelimiz ve endüstriyel buhar sistemlerine kadar uzanan teknik yeter-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=